Yüksekova'daki protesto eylemine HDP Hakkari Milletvekili Abdullah Zeydan, KESK, DİSK ve STK temsilcileriyle ve binlerce kişi katıldı. Esnafın kepenk kapattığı ilçede Cengiz Topel üzerinde yürüyüşe geçen kitle Yüksekova –Van karayolu üzerinde yolu trafiğe kapatarak  5 dakika oturma eylemi yaptı.

Daha sonra konuşan HDP Hakkari Milletvekili Abdullah Zeydan, saldırıyı kınadıklarını belirterek,"Barıştan yana haykıran halkımıza karşı gerçekleştirilen katliamı şiddetle kınıyoruz. Sarayın ve AKP'nin katliamcı bir tarihi olduğunu zaten biz biliyorduk. Biz genç, yaşlı demeden sivil insanları katleden bu zihniyeti çok iyi tanıyoruz. Bugün IŞİD Türkiye'de yaşayan herkesin evinin içine kadar girmiştir. Bu barbar terör örgütünü Türkiye halklarının evine sokan AKP zihniyetidir"dedi.

KESK, DİSK ve gever bileşenleri adına basın metni okuyan Sezan Solhan okudu.  Solhan, “Ülkemizde her geçen gün tırmandırılan korku ve gerilim günlük yaşamımızın adeta bir parçası haline gelmiştir.  Demokratik haklarımızı ve barışı savunmak, savaşa karşı tepki dile getirmek için kalkıştığımız her eylemde şiddetin odağı haline gelmekten, hedef gösterilmekten, katliama maruz kalmaktan yorulduk. Roboski, Reyhanlı, Gezi Parkı, Adana, Mersin, Amed, Suruç, Gever, Silvan, Cizre, Nusaybin'de yapılan ve en son olarak da başkent Ankara'nın göbeğinde gerçekleşen katliamlar yine de barışı haykırmamıza engel olamayacaktır. Bunca katliamın ardından gerçek sorumlular hiçbir zaman ortaya çıkarılmak istenmedi. Ülkenin başta MİT olmak üzere bütün resmi kurumlarını elinde bulunduran iktidar, nasıl oldu da bu kadar fail-i meçhul olayı aydınlatamadı?

Ülke gündemi kanlı olan, ölümü kanıksamış bir ülke oldu burası. Bir acıyı yaşamadan tüm yurttaşlara yeni acılar yaşatanlar, aleni seçim pazarlıkları yapanlar bu insanların vebalini nasıl ödeyecek? Güvenlik zafiyeti yok denilen bölgede hala ölü yaralı sayısı net değilken İçişleri Bakanının bu açıklaması trajikomiktir. O yüzden istifa edecek misiniz sorusu onları gülümsetir. Aslında bu, barbar ve tecavüz ordusu IŞİD'in siyasi bir tezahürüdür. Mafya ve çete liderleri miting yapıp, oluk oluk kan akacak diye tehditler savururken, bizlerin en insani talebi bile ölümle sonuçlanıyor.

Seçime 20 gün kala gerçekleşen olaylarda, barış isteyen yurttaşların ve emekçilerin hedef alınması hangi seçim hesaplarını barındırıyor? Tam da KCK'nin yaptığı tek taraflı ateşkes ilanının ertesi gününde gerçekleşen bu büyük saldırının zamanı oldukça manidardır. Dolmabahçe mutabakatını reddeden, çözüm masasını devirenler bu katliamların asıl sorumlularıdır. Sarayda yaşayanlar güç kaybettikçe barış isteyen yurttaşlara saldırıyorlar. Mit'e 3 km Emniyet'e 1 km mesafede olan patlamada gencecik bedenlerin toprağa düştüğü coğrafyada kan kanla yıkanmaya çalışılıyor. Barış gerçekten bu kadar pahalı bir şey mi? Yas tutmaktan içimiz kurudu, artık barış istiyoruz. Dedi.