Asgari ücrette zam pazarlığı başladı
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, ”Asgari ücretin hem çalışanlar hem işverenler için ekonomik konjonktür ile uyumlu bir şekilde verimliliğe de katkı verecek seviyede belirlenerek tespit edilmesi olacaktır. 2002 yılında 184 lira
Asgari Ücret Tespit Komisyonu, Aile, Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk başkanlığında ilk toplantısını gerçekleştirdi. Toplantıya Bakan Selçuk'un yanı sıra, Bakan Yardımcısı Ahmet Erdem, Türk-İş Genel Eğitim Sekreteri Nazmi Irgat, Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu Genel Sekreteri Akansel Koç, Çalışma Genel Müdürü Nurcan Önder ve diğer komisyon üyeleri katıldı.
Türk-İş Genel Eğitim Sekreteri Nazmi Irgat, “Türk-İş'in geçtiğimiz hafta açıkladığı araştırmasında bekar bir işçinin yaşama maliyeti aylık net 2 bin 578 TL olarak belirlenmiştir. Bekar bir işçi için geçerli asgari ücret ile yapılması gereken harcama arasındaki fark giderek artmıştır. Asgari ücretin geçmiş bir yılın seviyesiyle kıyaslayarak enflasyonun üstünde belirlendiği ileri sürülebilir. Simit çay hesabı da yapılabilir. Yumurta karşısında satın alma gücünün arttığını söylemek de pekala mümkündür” şeklinde konuştu.
Asgari ücretin ülkede uygulanmakta olan ekonomik ve sosyal politikaların yansıması olduğunu kaydeden Irgat,
”Halen geçerli olan asgari ücret bir işçi için günlük net 67 lira 36 kuruştur. Asgari ücretin belirlenmesini düzenleyen Asgari Ücret Yönetmeliği uyarınca asgari ücret pazarlık ücreti değildir. İşçinin gıda, giyim, konut, sağlık, ulaşım ve kültür gibi zorunlu ihtiyaçlarını günün fiyatı üzerinden asgari düzeyde karşılamaya yetecek ücret olarak tanımlanmalıdır” dedi.
Asgari ücret tespitinde ülkenin ekonomik durumunun, işgücü maliyetlerinin, rekabet gücünün, yatırımların, hedef işsizlik ve hedef enflasyonun topyekun değerlendirilmesi gerektiğini ifade eden Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu Genel Sekreteri Akansel Koç ise, ”Asgari ücret desteğinin 2020 yılında 200 TL olarak tüm işletmeleri eşit şekilde kapsayarak devam etmesini, destekten yararlanma koşulları kapsamında toplu iş sözleşmeli iş yerleri için uygulanan prime esas günlük kazançtaki üst limitin devamını, yüzde 2 olan işsizlik sigortası işveren payının 2020 yılı için alınmamasını, SGK işveren desteğinin yüzde 5'ten yüzde 6'ya yükseltilmesini ve bu oranın toplu iş sözleşmeli iş yerlerinde yüzde 7 olarak uygulanmasını, sosyal yardımların istihdamı destekleyecek şekilde yeniden değerlendirmesini, rekabet içerisinde olduğumuz çoğu ülkeden ve OECD ortalamasından oldukça yüksek olan ücret üzerindeki vergi yüklerinin tekrardan gözden geçirilmesini bekliyor ve talep ediyoruz” açıklamasında bulundu.
"2023 hedefimiz istihdamı korumak ve artırmak"
Toplantıda konuşan Bakan Selçuk, bugüne kadar işçi-işveren ve kamu arasında oluşturdukları üçlü diyalog mekanizmasının etkin bir şekilde işlediğini ve işlemeye devam edeceğini belirterek, asgari ücretin çalışma hayatında ücret politikalarının alt sınırını ortaya koyduğunu söyledi. Bakan Selçuk, "Buradaki tüm çabamız, hepimizin ortak hedefi, tüm sosyal tarafların görüşlerini ve taleplerini koşullarını göz önünde bulundurarak, işçi ve işverenlerimizle birlikte sürdürülebilir bir kalkınmayı da tesis edecek şekilde bu alt sınırı daha ideal bir noktaya getirmek.
Bununla beraber; işverenlerin çalışanları ile asgari ücretin üzerinde anlaşmaları mümkün. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde 2023 hedeflerimiz, istihdamı korumak ve artırmak olacaktır. İstihdamı arttıracak en önemli eylemlerden biri de, asgari ücretin hem çalışanlar hem işverenler için ekonomik konjonktür ile uyumlu bir şekilde verimliliğe de katkı verecek seviyede belirlenerek tespit edilmesi olacaktır" dedi.
"Asgari ücretin birçok AB ülkesini geride bıraktığını görüyoruz"
Bakan Selçuk, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne geçişten sonraki bu ilk asgari ücretin oy birliği ile kabul edilmesinin uzlaşı zemininin gücünü, kuvvetini gösterdiğini söyledi. 2002 yılında 184 lira olan net asgari ücretin 2019 yılında 2 bin 20 liraya çıkarılarak 10 kat arttırıldığına dikkat çeken Selçuk, "Reel anlamda asgari ücreti yaklaşık 1.5 kat arttırmış bulunmaktayız. Uluslararası veriler açısından asgari ücretin işçiye sağladığı satın alma gücüne baktığımızda geldiğimiz nokta itibarıyla önemli bir ivmeye sahibiz.
2019 yılı itibarıyla ülkemizde uygulanan asgari ücretin Bulgaristan, Yunanistan, Polonya, Macaristan, Romanya, Portekiz gibi daha birçok Avrupa Birliği ülkesini geride bıraktığını görüyoruz. Asgari ücretin satın alma gücüne yansımasına baktığımızda AB üye ve aday ülkeleri arasında 2002 yılı başında 15'inci sırada, 2017 ve 2018 yıllarında 12'inci sırada iken; bu yıl ülkemiz 10'uncu sıraya yükselmiş durumda" diye konuştu.
Asgari ücretlilerin gelirinde vergi diliminin değişmesi nedeniyle meydana gelen düşüşü 7103 sayılı Kanun'la kalıcı hale getirerek önlediklerini hatırlatan Bakan Selçuk, "Asgari ücret, özünde bir sosyal koruma ücreti olmasına rağmen ihbar ve kıdem tazminatı, prim, vergi ve idari para cezaları, işsizlik ödeneği, evde bakım ücreti, asgari geçim indirimini bire bir etkiliyor.
Güncel verilere bakacak olursak, işsizlik rakamları Ağustos itibarıyla 14 seviyesinde. 2019 sonu beklentimiz ise 12,9. 2020'de ise bu oranın 11,8 seviyesine gerileyeceğini ve azalan seyrini sürdüreceğini öngörüyoruz. Az önce de ifade ettiğim gibi buradaki temel meselemiz işin kendisini yani istihdamı korumak. Bu hedeflere ulaşılması da ancak tüm soysal tarafların tümüyle işbirliği halinde, güç birliği yaparak korumak mümkün. Aralık ayının son haftası itibariyle bakanlığımız ev sahipliğinde yapacağımız 4'üncü toplantı sonucunda açıklanarak belirlenecek ve 1 Ocak 2020 tarihinde yürürlüğe girecek olan asgari ücretin çalışanlarımız ve ailelerine, işverenlerimize ve bütün vatandaşlarımıza hayırlar getirmesini temenni ediyorum" şeklinde konuştu.
Asgari ücret, Aralık ayının son haftası bakanlığın ev sahipliğinde yapılacak 4. toplantı sonucunda belirlenecek.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.