CHP'li Tanrıkulu: Bu kadar yıkım ve ölümü Türkiye kaldıramaz

CHP'li Tanrıkulu: Bu kadar yıkım ve ölümü Türkiye kaldıramaz

CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, 'Bu kadar yıkım, bu kadar tahribat, bu kadar ölümü Türkiye kaldıramaz' dedi. Tanrukulu, Kürt sorununun demokratik çözümü için Meclis çatısı altında yeni bir mekanizmanın oluşturulması çağrısı yaptı.

A+A-

Hakkari'nin Yüksekova ilçesinde 13 Mart tarihinden itibaren devam eden "sokağa çıkma yasağını" yerinde incelemek için kente gelen ve aralarında genel başkan yardımcıları, parlamenterler ve PM üyelerinin de bulunduğu CHP heyeti dün "güvenlik" gerekçesiyle kente alınmamıştı.

Bölgede yaşanan gelişmeleri değerlendiren heyet üyesi CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, AKP'nin "Kamu güvenliği" adı altında uyguladığı savaş politikalarının sürdürülemez olduğu ve ortaya çıkan ağır sonuçları Türkiye toplumunun kaldıramayacağı uyarısında bulundu.

'Yüzlerce sivil yaşamını yitirdi'

Tanrıkulu, "Nusaybin, Şırnak ve Yüksekova'da sokağa çıkma yasakları devam ediyor. Arkasında hangi tahribatın olduğunu bilmiyoruz. Yüzlerce sivil yaşamını yitirdi. 16 Ağustos ile 18 Mart arasında sadece 72'si çocuk, 70'i kadın 310 sivil yaşamını yitirdi. Yüzlerce insanımız evlerinin içine atılan toplar ve mermilerle yaşamını yitirdi" ifadeleriyle yaşanan sivil kayıpları hatırlattı.

'Ne Türkler ne Kürtler kaldıramaz'

Tanrıkulu, karşı karşıya kalınan tablonun nereye varacağı konusunda ne hükümet ne de diğer kesimlerin bir öngörüsünün olmadığını belirterek şunları söyledi: "Bu kadar yıkım, bu kadar tahribat, bu kadar ölümü Türkiye, bölge insanları Türkler ve Kürtler kimse kaldıramaz. Bir an önce bu çatışmalı ortamının sonlanması lazım."

'50 bin kişinin göç etmesi başlı başına dramdır'

Tanrıkulu, "Yüksekova'ya girmek istedik. Kaymakamla, oradaki halkla, zarar görmüş esnafla görüşmek istedik. Sokağa çıkma yasağı var. Herkesin can güvenliği yok bizim de olmasın dedik. Yetkililere, 'Sizin ne kadar can güvenliğiniz varsa bizim de o kadar can güvenliğimiz var. Bizzat gidip gözlerimizle görmek insanlarımıza temas etmek istiyoruz' dedik. Yüksekova'da 60 bin nüfus var. Bize gelen bilgilere göre, 50 bin yurttaşın çevre illere, köylere göç ettiğidir. Bu kadar göçü kısa sürede yaşamış olması, zorunlu göç bile kendi başına bir dramdır" diye belirtti.

Tanrıkulu, Hakkari'de belediye eşbaşkanları, STK temsilcileri ve Yüksekova'dan gelen ailelerle görüşten sonra kendi gözlem ve görüşlerini raporlaştıracaklarını kaydetti.

'Meclis bünyesinde çözüm oluşmalı'

Siyasal bir sorun olan Kürt sorununun ne hendek ve barikatlarla ne de tank ve toplarla çözülemeyeceğini vurgulayan Tanrıkulu, demokratik çözüm mekanizmalarına işaret ederek değerlendirmesini şöyle sürdürdü: "Türkiye Kürt sorununda bu çıkmaz yoldan mutlaka bir çıkış yolu bulmalıdır. Bizler ısrarla üzerimize düşen sorumluluğu yapmaya çalışıyoruz. Meselenin bir siyasi mesele olduğunu, Bu siyasi meselenin de ancak siyaset kurumunun el atmasıyla ve doğru çözüm önerileri getirmesiyle, olabileceğini ifade ediyoruz. Bugünden yarına, bu kopuşun daha fazla hızlanmaması açısından, TBMM'nin kendi bünyesinde, bir mekanizma oluşturmasını öneriyoruz. Böyle bir mekanizma yeniden bir araya gelmeye ve hızlanan bu kopuşun, yavaşlatmayı sağlayabilir."

'Hükümet bu ortamı sürdürmekten yana'

AKP hükümetinin 7 Haziran seçimlerinden sonra "Ya kaos ya da tek başına iktidar" deyip, bu ortamı sağlayacak bir zemin yarattığını hatırlatan Tanrıkulu "Şimdi de 'Ya başkanlık ya da kaos' deyip, bu ortamı sürdürmekten yanadır. AKP ve Erdoğan bu kutuplaşmadan ve çatışmadan kendi tabanını konsolide ettiğini düşünüyor. Bu şekil devam etmek niyetindedir. Bizse bunun Türkiye açısından bir yıkım olduğunu ifade etmeye çalışıyoruz" diye konuştu.DİHA

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.