Devlet iki canımı benden aldı

Devlet iki canımı benden aldı

Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde askerler tarafından 2002 katledilen 2 kardeşin hikayesini anlatan Baba gözyaşlarına hakim olmadı.

A+A-

MUSA DÜZENCİ/YÜKSEKOVAGÜNDEM

Cumartesi Anneleri ve kayıp yakınları kayıplar bulunsun failler yargılansın eylemi 64. Haftasında Sanal sokağında bir araya geldi. Bu haftaki eyleminde 2002 yılında askerler tarafında katledilen Hediye ve Diyar Aslan'ın akıbeti soruldu.

Eyleme, HDP Hakkari Milletvekili Abdullah Zeydan, HDP Van Milletvekili Adem Özcaner,  HDP, DBP ilçe Eşbaşkanları, Cumartesi anneleri, kayıp yakınları TUHAD-FED ve çok sayıda vatandaş katıldı.

Baba Hakkı Aslan olayı söyle anlatı;

Kızım Hediye 12 yaşında oğlum Diyar ise 9 yaşındaydı. Evde ve okulda kızıma güzel davranışlarından dolayı Hanım Ağa diyorlardı. Ailemi geçimini sağlamak için inşaat işlerinde çalışıyordum. Baba Hakkı Aslan, “ olay günü yine sabah erkenden işe gittim saat 14.00 sularında komşum ve arkadaşım olan Cengiz beni arardı. Sesi çok heyecanlıydı. Bana nerdesin şimdi diye sordu. Bende kendisine şu an inşaatta çalıştığımı söyledim. Sana bir şey söyleyeceğim ama korkma dedi. Bende o arada heyecanlandım. Bana dedi ki tam bilmiyorum ama sizin evin yakınında bir patlama sesi duyduk. Evinizde tüp patlamış olabilir. Ben o arada inşaatın üçüncü katında aşağıya nasıl indiğimi bilmiyorum. Ne yapacağımı bilemedim. Kendime ait olan özel aracımın olduğunu unutup karşıda geçen bir arabayı durdurdum. Şoföre ne olur hızlı bir şekilde beni evime yetiştirmesi için ricada bulundum. Evimin yakınında bir patlamanın olduğu bilgisini aldığımı evde çocuklarımın ve eşimin olduğunu söyledim.”

cumartesi1

Eve yetiştiğini söylen baba Aslan,” Ben evime yetiştiğimde bahçede Jandarma ve polis tarafından evin etrafının ablukaya alındığını gördüm. Önce benim evim bahçesine girmeme izin vermediler. Beş dakika sonra evin bahçesine girdim. Bahçeye girdiğimde evin kapısı önündeki manzara karşısında yıkıldım. Çünkü karşımda paramparça olmuş oğlum Diyar'ın cesedini gördüm. O an dünyam yıkılmış canımdan can olan Oğlum Diyar'ın cansız bedenine sarıldım. Ağladım ne yapacağımı bilemiyordum.

Olay yerine benden önce Cumhuriyet Savcısı gitmişti. Ben orada bulunan komşularıma isyan ederek canımdan can olan oğlum Diyar'ı kim öldürdü diye bağırdım ve haykırdım. Orada bulunan komşularım ağlayarak bana evimizin karşısında bulunan Efeler Taburundan atılan Roket Mermisinin bahçeye düştü dediler.”

Diğer çocuklarım ve eşimi arıyordum. Sordum komşularıma ailem nerde onlarda bana sakin ol roket mermisinin bahçeye düşmesiyle kızın Hediye ve oğlun Şiyar'da yaralandı. Ailen hastanede dediler. Ben o arada tutanak tutan savcının yanına gidip bilgisayarına yöneldim ve tekmeledim. Evimi yıkanları bulun dedim.”

HASTANE'DE İKİNCİ KEZ DÜNYAM YIKILDI

Hastanenin acil servisine vardığımda kızım Hediye öldüğünü ve oğlum Şiyar'ın ise Van Araştırma Hastanesine sevk edildiğini söylediler. Hastanede ikinci kez dünyam yıkıldı.

Evlatlarını toprağa verdiğini söyleyen baba Aslan, “ Van'da tedavi gören çocuğum Şiyar'ı görmek için Van gittim.  Ancak güvenlik nedeniyle oğlum Şiyar'ı Diyarbakır Tıp Fakültesine sevk etmişlerdi. Dayımın oğlu ile beraber Diyarbakır'a gittik.  Hastaneye ulaştığımızda çocuğumun durumunu sorduğumda doktorlar çocuğumun durumu çok iyi olduğunu ve ameliyatta alacağını söylediler.  

OLAYI TABURA MAL ETMEKLE ASKERE İFTİRA ATIYORSUN DEDİLER

Kapıda bekleyen sivil giyimli polisler tarafından gözaltına alındım. Olay hakkında polisler soru sormaya başladılar. Ben polislere inşaatta çalıştığımı, komşularımın ve görgü tanıklarının bana anlattığına göre evimizin karşısında bulunan Efeler taburundan atılan Roket Mermisinin evimizin bahçesine düşüp patlaması sonucunda bahçede oynayan iki çocuğumu kaybettiği ve bir çocuğumuzda yaralı olduğunu söyledim. Polislerde bana tam tersi yalan söylediğimi, aldığımız bilgilere göre senin daha önce eve götürmüş olduğun Roket Mermisini çocuklar evde bulmuş, çocukların roket mermisini dışarı çıkartıp oynamaları sonucunda patlamış, olayı tabura mal etmekle askere iftira atıyorsun dediler bana.

Gözaltında bırakıldığını belirten baba Aslan, hastaneye yeniden gittim. O arada oğlumu ameliyata almışlardı. İki gün sonra oğlum yoğun bakımda kaldıktan sonra oğlumu gördüm. Oğluma sarıldım. Oğlum Şiyar'ın bana ilk söylediği lafı hiç unutmam. Baba beni buradan kurtar yoksa birazdan polisler buraya gelip bacağıma roket bağlayıp patlatacaklar. Bende oğlum korkma sana kimse bir şey yapamaz ben yanındayım diyerek teselli ettim.

Daha sonra Hakkari Ağır Ceza Mahkemesinde hakkımda Evimde ateşli ve patlayıcı silah bulundurup adam öldürmeye sebebiyet Vermekten dava açıldı. Davam bir yıl sürdü. Bir yılsonunda ben Beraat ettim. Ben çocuklarımın katillerini ararken, beni içten yaralayan benim mahkemede çocuklarımın failli olarak yargılamamdı. Beraat ettikten sonra çocuklarımın katillerinin bulunması ve cezalandırılması yönünde suç duyurusunda bulundum. Fakat bugüne kadar suçlular bulunup yargılanmadı. Şeklinde konuştu.

cumartesi2

cumartesi3

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.