'Erdoğan seçimlere gölge düşürüyor'

'Erdoğan seçimlere gölge düşürüyor'

Cumhurbaşkanının seçimlere gölge düşürdüğünü belirten akademisyenler siyasi partilere, medyaya, anayasal kurumlara ve hükümete çağrı yaptı.

A+A-

Cumhurbaşkanının yürüttüğü seçim kampanyası, halkın eşit koşullarda bilgilenme ve kanaat oluşturma hakkının ihlali nedeniyle insan haklarına; serbest ve adil seçim ilkelerinin ihlali nedeniyle demokrasiye; din ve dince kutsal sayılan duyguların istismarı nedeniyle laikliğe, başta örtülü ödenek olmak üzere, denetim ve saydamlıktan uzak harcamalar nedeniyle hukuk devleti ilkesine aykırıdır. Anayasamızın 'Cumhuriyetin nitelikleri' (madde.2) arasında saydığı ve tüm uygar uluslarca benimsenen bu ilkeler tehdit altındadır."

Akademisyenler Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın tutum ve davranışlarının serbest ve adil seçim ilkelerini ihlal ettiğini belirterek anayasal kurumlara çağrı yaptı.

76 akademisyenin imzaladığı metne farklı meslek gruplarında 48 isim de destek verdi. Siyasi partilere, medyaya, anayasal kurumlara ve hükümete çağrı yaptılar:

* Başta AKP olmak üzere, seçime katılan bütün partileri, Cumhurbaşkanı'nın seçim kampanyası dışında kalması için ortak tavır almaya,

* Medyayı, Cumhurbaşkanı'nın seçim konuşmalarını yayımlamamaya,

* Başta RTÜK, YSK ve AYM olmak üzere, sorumlu ve yetkili tüm anayasal kurumları, bu adaletsizliğin düzeltilmesi için göreve,

* Hükümeti ise, Devlet olanaklarını Cumhurbaşkanı'nın seçim kampanyasına tahsis etmemeye ve seçim güvenliğini tam bir tarafsızlıkla sağlayıcı önlemler almaya çağırıyoruz.

“Endişeliyiz”

“7 Haziran 2015 milletvekili genel seçimleri demokratik standartlara uygun, serbest ve adil seçimler olacak mı?” sorusuyla başlayan metinde şu ifadeler yer aldı:

“Anayasanın amir hükmü gereği tarafsız olması gereken Cumhurbaşkanının son haftalarda muhalefet partileri aleyhinde bir seçim kampanyası başlatması ve seçim güvenliğini tehdit eden şiddet eylemlerine karşı hükümetin etkili önlemler almaması, bu konuda kamuoyunda olumsuz bir kanaatin yerleşmesine neden olmuştur.

“Cumhurbaşkanının, aşağıda sıraladığımız tutum ve davranışlarının serbest ve adil seçim ilkelerini ihlal ettiğini, hükümetin seçim güvenliğini sağlamak bakımından üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmediğini görüyor, bu ihlal ve sorumsuzluğun, yüzyılı aşkın süredir bu topraklarda yeşertmeye çalıştığımız çoğulcu-özgürlükçü demokrasiye onarılmaz bir zarar vereceğinden derin bir endişe duyuyoruz.”

“Cumhurbaşkanın konuşmaları seçim sonucuna etki ediyor”

Cumhurbaşkanının söz konusu tutum ve davranışları şöyle sıralandı:

* Konuşmaların içeriği: Cumhurbaşkanı'nın açılışlar vesilesiyle yaptığı konuşmalar, içerik olarak seçim konuşması olup, seçimlerin sonucuna etki etmektedir. Kaldı ki, kendisinin iradesi de bu yöndedir.

* Eleştirilerin hedefi: YSK'nın konuya ilişkin kararına karşı oy yazısı kaleme alan iki üyenin ifade ettiği üzere, Cumhurbaşkanı, “Bazı siyasi parti ve kişileri doğrudan hedef alan söylem ve eleştirilerde bulunmaktadır” Gerçekten de, eleştirileri yalnızca muhalefet partilerine yöneliktir.

* İfade özgürlüğü değil, tarafsızlık sorunu: Cumhurbaşkanı'nın toplu açılış yapma, halka hitap etme ve ifade özgürlüğünü kullanmasının önünde herhangi bir sınır bulunmadığı ne kadar açık ise; bu ve benzeri toplantılardaki konuşmalarında tarafsız olması gereği de o derece açık ve tartışma dışıdır.

* "Milletin tarafı" olma iddiası: "Tarafsız olmayacağımı, farklı bir Cumhurbaşkanı olacağımı seçim öncesinde de zaten söylemiştim” diyen Cumhurbaşkanı, Anayasa madde 103 gereği, “Üzerime aldığım görevi tarafsızlıkla yerine getirmek için bütün gücümle çalışacağıma Büyük Türk Milleti ve tarih huzurunda, namusum ve şerefim üzerine and içerim” diyerek göreve başlıyor. Tarafsızlık, Anayasanın amir hükmü olmanın ötesinde, aynı zamanda bir namus ve şeref ölçütü olarak düzenleniyor.

* Seçim sonuçlarını etkileme: Cumhurbaşkanının muhalefet partilerini eleştirmek üzere bir seçim kampanyası başlatması, anayasal yetkilerin aşılmasının çok ötesine geçmiş olup, seçimlere gölge düşürmektedir.

* Başkanlık rejimi için oy istemi: Cumhurbaşkanı, "Başkanlık için 400 milletvekili verin" diyerek oy istemekte, ancak parti ismi zikretmediğini savunmaktadır. Oysa, AKP dışında hiçbir partinin seçim beyannamesinde başkanlık rejimi taahhüdü veya hedefi yer almamaktadır.

* Devlet olanaklarını kullanma: Üstelik Cumhurbaşkanı, eski partisi lehine ve diğer partiler aleyhine bu seçim propagandasını, devlet olanaklarını ve görevlilerini kullanarak yapmaktadır. Bu durum, yalnızca tarafsızlık üzerine içilen andın bozulması değil, aynı zamanda hukuksal ve etik ilkelerin de ihlali demektir.

* Uluslararası yükümlülükler: Cumhurbaşkanı'nın seçimlerde partiler ve adaylar arasındaki eşit yarışmayı bozucu propaganda çalışmaları, başta “serbest seçimler” için asgari koşullar koyan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) (Ek protokol 1, madde.3) gelmek üzere, Türkiye'nin taraf olduğu birçok uluslararası sözleşmeye ve üyesi bulunduğu uluslararası örgüt kurallarına açıkça aykırıdır.

* Anayasanın bağlayıcılığı ve üstünlüğü: Anayasa hükümleri, devletin bütün organlarını bağlayan temel hukuk kurallarıdır (madde.11). Cumhurbaşkanı bu hükmü sürekli ihlal ediyor.

* Dini politikaya alet etme: Anayasaya göre, “Kimse, kişisel çıkar yahut nüfuz sağlama amacıyla her ne suretle olursa olsun, dini veya din duygularını yahut dince kutsal sayılan şeyleri istismar edemez ve kötüye kullanamaz” (madde. 24/son). Cumhurbaşkanı ise, Sünni-Alevi farklılaşması ve imam-hatip okulları gibi dini konularda muhalefet partilerini eleştirmeyi propaganda çalışmalarının odağına yerleştirmiş bulunuyor.

* Seçme / seçilme hakkı ve seçim güvenliği: Serbest oy, seçimlerin temel ilkesidir (Anayasa madde.67). Cumhurbaşkanının seçimlere yönelik sürekli konuşmaları, bu ilkeyi ihlâl edici etkiler yaratıyor. Propaganda konuşmalarının birçok televizyon kanalında canlı yayını, seçimlerde halkın iradesinin özgürce oluşmasını engellemektedir.

* “Gözetme” yetkisinden vesayete geçiş: Cumhurbaşkanı, “Anayasanın uygulanmasını, Devlet organlarının düzenli ve uyumlu çalışmasını gözetir” (Anayasa madde.104). Gözetme yetkisi bir yana, Devlet güçleri bunları bozma yönünde seferber edilmiş bulunuyor. Bu açıdan gözetme yetkisi, giderek vesayet yetkisine dönüşmektedir.

* Erkler ayrılığı ve yargı bağımsızlığı: Anayasaya göre, hiçbir organ, makam, merci veya kişi, yargı yetkisinin kullanılmasında mahkemelere ve hâkimlere emir ve talimat veremez; genelge gönderemez; tavsiye ve telkinde bulunamaz (madde.138). Cumhurbaşkanı ise, açıkça talimat veriyor.

* Mali denetim: Sayıştay, merkezi yönetim kapsamındaki kamu idarelerinin gelir ve giderlerini TBMM adına denetlemek ve sorumluların hesap ve işlemlerini inceleme, denetleme ve hükme bağlamakla görevlidir (madde.160). Cumhurbaşkanı, örtülü ödenekle, halkın parasını kendisi için kurmayı amaçladığı düzen için kullanıyor. (BK)

İmzacılar:

Prof. Dr. Nermin ABADAN-UNAT (Boğaziçi Üniversitesi), Prof. Dr. İbrahim Ö. KABOĞLU ( Marmara Üniversitesi), Prof. Dr. Oktay UYGUN (Yeditepe Üniversitesi), Prof. Dr. Bertil Emrah ODER (Koç Üniversitesi), Prof. Dr. Sultan ÜZELTÜRK (Yeditepe Üniversitesi), Prof. Dr. Ersin KALAYCIOĞLU ( Sabancı Üniversitesi), Prof. Dr. Fazıl SAĞLAM (Yakın Doğu Ü., Anayasa Mahkemesi E. Üyesi), Prof. Dr. Sevtap YOKUŞ (Kemerburgaz Üniversitesi), Doç. Dr. Ayşen CANDAŞ (Boğaziçi Üniversitesi), Prof. Dr. Meltem Dikmen CANİKLİOĞLU ( İzmir Ekonomi Üniversitesi), Prof. Dr. Korkut KANADOĞLU (Özyeğin Üniversitesi), Prof. Dr. Selin ESEN (Ankara Üniversitesi), Prof. Dr. Rona SEROZAN (İstanbul Bilgi Üniversitesi), Prof. Dr. Mustafa ERDOĞAN (İstanbul Ticaret Üniversitesi), Prof. Dr. Eser KARAKAŞ (İstanbul Üniversitesi), Prof. Dr. Erol KATIRCIOĞLU (Marmara Üniversitesi), Prof. Dr. İştar GÖZAYDIN (Doğuş Üniversitesi), Prof. Dr. Cevdet ATAY (Uludağ Üniversitesi, E.), Prof. Dr. Korkut BORATAV (Ankara Üniversitesi (E.), Prof. Dr. Hayri KOZANOĞLU (Kemerburgaz Üniversitesi), Prof. Dr. Baskın ORAN (Ankara Üniversitesi, E.), Prof. Dr. Büşra ERSANLI (Marmara Üniversitesi), Doç. Dr. Cengiz AKTAR (Sabancı Üniversitesi), Prof. Dr. Günay Göksu ÖZDOĞAN (Marmara Üniversitesi), Prof. Dr. Ali Ülkü AZRAK (İstanbul Üniversitesi, E.), Prof. Dr. Gencer ÖZCAN (İstanbul Bilgi Üniversitesi), Prof. Dr. Nihal İNCİOĞLU (İstanbul Bilgi Üniversitesi), Prof. Dr. Tahsin YEŞİLDERE (İstanbul Üniversitesi), Prof. Dr. Yesim M. Atamer, (Istanbul Bilgi Universitesi), Prof. Dr. Sema ERDER (Marmara Üniversitesi, E.), Prof. Dr. Murat Cemal YALÇINTAN (Mimar Sinan Üniversitesi), Prof. Dr. Melda TUNÇAY (Marmara Üniversitesi, E.), Prof. Dr. Uğur ERSOY (Boğaziçi Üniversitesi ), Prof. Dr. Taner ÖZBENLİ (Ondokuz Mayıs Üniversitesi), Prof. Dr. Fatma GÖK (Boğaziçi Üniversitesi), Prof. Dr. Selçuk ESENBEL (Boğaziçi Üniversitesi), Prof. Dr. Ersan DEMİRALP (Boğaziçi Üniversitesi), Prof. Dr. Güngör EVREN (Okan Üniversitesi), Prof. Dr. Ayla Z. GÜRSOY (Marmara Üniversitesi, E.), Prof. Dr. Nurgün ERDİN (İstanbul Üniversitesi, E.), Prof. Dr. Kadir ERDİN (İstanbul Üniversitesi, E.), Prof. Dr. Bülent SANKUR (Boğaziçi Üniversitesi), Prof. Dr. Yeşim ARAT (Boğaziçi Üniversitesi), Prof. Dr. Alpar SEVGEN (Boğaziçi Üniversitesi, E.), Prof. Dr. Cevza SEVGEN (Boğaziçi Üniversitesi), Prof. Dr. Reşit CANBEYLİ (Boğaziçi Üniversitesi,E.), Dr. Rıza TÜRMEN (İHAM Eski Yargıcı/ Milletvekili), Doç. Dr. Başak ÇALI (Koç Üniversitesi), Doç. Dr. Pınar UYAN (İstanbul Bilgi Üniversitesi), Y. Doç. Dr. Mehmet KARLI (Galatasaray Üniversitesi), Prof. Dr. Mehmet Zaman SAÇLIOĞLU (İstanbul Ticaret Üniversitesi), Doç. Dr. Ahmet ERSOY (Boğaziçi Üniversitesi), Doç. Dr. Koray ÇALIŞKAN (Boğaziçi Üniversitesi), Doç. Dr. T. Selim ESKİİZMİRLİLER ( Paris Diderot ve Descartes Üniversiteleri ), Yrd. Doç. Dr. Sezgi DURGUN (Marmara Üniversitesi), Yrd. Doç. Dr. Esra MUNGAN (Boğaziçi Üniversitesi), Yrd. Doç. Dr. Başak UÇANOK TAN (İstanbul Bilgi Üniversitesi), Dr. Cengiz ARIN (Yıldız Teknik Üniversitesi, E.), Prof. Dr. Fahrettin YAĞCI (Boğaziçi Üniversitesi), Prof. Dr. Nuran YAZICIOĞLU (İstanbul Üniversitesi), Prof. Dr. Gürel TÜZÜN (Orta Doğu Teknik Üniversitesi, E.), Öğr. Gör. Ayşe Nur SANKUR (Boğaziçi Üniversitesi), Prof. Dr. Yüksel TAŞKIN (Marmara Üniversitesi), Prof. Dr. İlter TURAN (İstanbul Bilgi Üniversitesi, E.), Prof. Dr. Osman DOĞRU (Marmara Üniversitesi), Prof. Dr. Ayhan KAYA (İstanbul Bilgi Üniversitesi), Doç. Dr. Taner AYANOĞLU (İstanbul Bilgi Üniversitesi), Y. Doç. Dr. Bertan TOKUZLU (İstanbul Bilgi Üniversitesi), Öğr. Gör. Emek TORAMAN ÇOLGAR (İstanbul Bilgi Üniversitesi), Prof. Dr. Öget ÖKTEM TANÖR, ( İstanbul Üniversitesi, E.), Prof.Dr.Ersin YURTSEVER (Koç Üniversitesi), Y. Doc. Dr. Cüneyt SÜZEL (İstanbul Bilgi Üniversitesi), Prof. Dr. Turgut TARHANLI (İstanbul Bilgi Üniversitesi), Y. Doç. Dr. Kerem ALTIPARMAK (Ankara Üniversitesi), Doç. Dr. Ozan ERÖZDEN (Yıldız Teknik Üniversitesi), Doç. Dr. Ece GÖZTEPE (Bilkent Üniversitesi).

Destekleyenler:

M. Canan ARIN (Avukat), Dr. Serdar KOÇ (Hekim), Gürler AKDORA (Gazeteci/Yazar), Ömer KAYMAKÇALAN (Kimya Yüksek Mühendisi), Beyhan SUNAL ( Memur), Mustafa PAÇAL (Sendikacı), M. Şükrü GÜNER (Hekim), Zehra METE (Hekim), Celal YILDIRIM ( Diş Hekimi), Tatyos BEBEK ( Diş Hekimi), Mebuse TEKAY (Avukat), Ahmet ARDAL, Uğur YÜZBAŞIOĞLU, Kemal KILIÇ, Bülent SÜRMEN, Fehim CACULİ, İlhan GÖĞÜŞ, Bekir AĞIRDIR, Zerrin KÜPÇÜ, Ayten YILDIRIM, M. Sacit SUNGU, Doğan BERMEK, Hakan SÜRMEN, Rıfat YÜZBAŞIOĞLU, Adil DEMİRCİ, Bilgehan BAYKAL, Lütfi GÜNDOĞDU, Tümay İMRE, Nilgün ÖZŞAHİN, Erol KÖKTÜRK, Ali UÇANSU, Cihan ALTINÖZ, Sema BAYRAKTAR, Cengiz PALA, Nilgün PALA, Neşe Dursun İNCEOĞLU, Mehmet RASGELENER, Alp ALANTAR, Harun ÖZÜDOĞRU, Bilge TOLGAY, Sıdıka ÖZDEMİR, İbrahim BETİL, Erdal TALU, Munise GÖRGÜL, Dr. Mihri İnal ÇAKIR (Antropolog, California), Ayşegül DEVECİOĞLU (Yazar), Tuna Ferda ÇOLGAR (Avukat)/Bianet

Etiketler :

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.