Hakkari Barosu Yüksekovada Polis Saldırısını Kınadı
Hakkari barosuna bağlı Avukat Fırat İke, Uğur Yaşar ve Gazeteci Yılmaz Gözyanın polisler tarafından darp edilmesi baro tarafından yapılan basın açıklamasıyla kınandı.
YÜKSEKOVAGÜNDEM
Yüksekovada Dün gece saat 24.00 sıralarında Keremoğlu iş hanında bulunan Avukatlık barosundan çıkan Avukat Fırat İke,Avukat Uğur Yaşar ve Gazeteci Yılmaz Gözyan polis tarafından darp edilmesi,kelepçelenip terörle mücadeleye götürülmesi üzerine Hakkari barosu yaptığı basın açıklamasıyla kınadı.
Yüksekova adliyesinde bulunan baro odasında bir araya gelen avukatlar, adliye önünde basın açıklaması yaptı. Açıklamayı Hakkari baro başkanı Muhyettin Güngür Yaptı.
Güngür, "Baromuza kayıtlı Avukat Fırat İke, Van Barosuna kayıtlı Avukat Uğur Yaşar ve Gazeteci Yılmaz Gözyan 28 Kasım 2014 tarihinde Yüksekova Cengiz Topel caddesi üzerinde bulunan bürolarından çıktıları sırada polis tarafından durdurularak, ters kelepçelenerek, onlarca polis tarafından darp edilmek suretiyle, işkenceye maruz kalmışlardır. Hukuk devletinden faşist devlet uygulamalarına geçtiğimiz ileri demokrasiyi hedefleyen Türkiyede artık hiçbir yurttaş can ve mal güvenliği kalmamıştır. İşkence ve kötü muamele artık karakol nezerahatlaerin de çıkmış sokağa taşmışır. Kamu güvenliği ve kamu düzeni adına anayasa ve kanunlar hiçe sayılarak eşine hiçbir hukuk devletinde rastlanmayan uygulamalarla vatandaş maruz kalmaktadır. Genelde Türkiye özelde de apaçık bir şekilde Hakkari ve ilçelerinde tüm hukuk kuralları askıya alınmış adı konulmamış bir olağan üstü hal uygulaması fiili olarak uygulanmaktadır. Avukatlık kanunu ve şair düzenlemelere göre, üst araması dahi çok nadir durumlarda yapılabilen ceza yargılamasında savunma makamı olan avukatların, bu şekilde insanlık dışlı bir muameleye maruz kalmaları, adalete ve hukaka olan güveni yaralamıştır. Mülki idare amirlerinden ve cezasızlık yönünden de yargıdan güç alarak polis devleti uygulamaları hergün şiddetini arttırarak devam etmektedir. Bu şekilde devam etmesi durumunda telafisi imkansız zararlara yol açacağı açıktır. Bizler baskı ve tehdit unsuruna boyun eğmeden bu ve benzeri olayların tarafı ve takipçisi olacağımızı kamuoyu ile paylaşıyoruz" dedi.
Polis tarafından darp edilen Avukat Fırat İke "Avukatlık baromda avukat arkadaşım Uğur ve gazeteci Yılmaz'la çıkarak aracıma doğru geldim. Bu sıradan ters yoldan gelen akrep tipi zırhlı araçtan inen polisler ne yapıyorsunuz lan demesi üzerine, usluplarının ters olduğunu böyle konuşmamaları için uyardık. Bunun üzerine polisler istediğimizi yaparız diyerek kimliklerimizi istediler. Kinliklerimizi ibraz ettik. Kimlikleri alan polisler yaya ve araçlarla farklı ekipler çağırdılar. Gelen ekipler konuşmadan yüzümüze ve çeşitli yerlere vurarak bizi darp etmeye başladı. Her birimizi 15 polis döverken beni yere yatırarak ayakları ve dizleri ile üstüme basarak bir yandan dövüyor, küfrediyor ve bir yandan da arkadan kelepçelediler. Burada bize yapılan işkenceden sonra bizi terörle mücadeleye götürdüler. Burada bizi kabul etmeyince başka bir birime götürdüler. Burada gözaltı işlemi olmadığını söyleyerek bizi hastaneye götürdüler. nöbetçi doktorun tehdit edilmesine tanık olurken, doktor göz yaşları arasında bize rapor verdi. Daha sonra tekrar doktora giderek işkence raporu aldık" dedi.
Bu davanın sonuna kadar peşinde olacaklarını belirten İke " Kürdistan'da avukatlar defalarca işkenceye maruz bırakıldı. böyle devam edeceği de benziyor.Çünkü savcılığın polisin üzerinde bir pozisyonu yok. Polis istediği şeyi yapabiliyor. Devletin şiddet geleneği poliste, faşizmi böyle uyguluyor. Erdoğan'ın dediği gibi polise sınırsız yetki verdiği için polis istediği şeyi yapacaktır" dedi.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.