HDP: En büyük engel Erdoğan
Ayhan Bilgen, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bir partiye doğrudan doğruya oy istemesinin ise sandık güvenliği ve iradenin temsili önünde en büyük engel olduğunu belirtti.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Sözcüsü Ayhan Bilgen, 1 Kasım erken seçimleri için yürüttükleri seçim çalışmalarına ilişkin HDP Genel Merkezi'nde basın toplantısı düzenlendi.
Bilgen'in açıklamalarından satır başları şöyle:
“İlk defa partimiz sandık kurulunda temsil edilecek. Sandık kurulu üyeleri müşahit değillerdir. Üyeler sadece izlemez ve itirazda bulunmazlar o sandıklarda karar verici durumdadırlar. Dolayısıyla 7 Haziran'da yok sayılan iradeyi, ortaya çıkan sonucu sindirememeyi en iyi cevaplama yöntemimiz 1 Kasım'da verilen oylara sahip çıkmaktır.
Başta Diyadin ve Antep olmak üzere kimi bölgelerde muhtarlardan dilekçeler toplanarak, ulaşım imkanı olmadığı, hatta meteorolojinin 1 Kasım için kar uyarısı yapacağı öngörüsüyle sandıkların merkezi yerlerde kurulması yönünde kimi girişimlerin başlatılmış. Biz Sayın Cumhurbaşkanı'nın neden muhtarlarla bu kadar içli dışlı olduğunu, aslında muhtarlar üzerinden bir seçim kampanyasını yürütmeye çalıştığını aslında şimdi daha yeni anlıyoruz.
Eğer Türkiye'nin Kürt sorunu yoksa geriye bir sorun kalıyor. Türkiye'nin sorumsuz Cumhurbaşkanı ve yetkisiz Başbakan sorunu var. Yersiz konuşmalar ve yersiz açıklamalarla anayasanın kendisine çizdiği çerçeveyi tanımayacağını tam bir Kasımpaşa kabadayısı üslubuyla ilan eden, meydan okuyan tarzın kendisi doğrudan Türkiye'deki barış ve demokrasinin önünde bir engele dönüşmüştür. Sayın Cumhurbaşkanı galiba İsviçre marka saat meraklısı yerli siyasetçilerden bahsediyor.
Hırsızlığın siyasette hiçbir önemi yok olacak ki yerlilik ve millilik vurgusu başka bir şeyi hatırlatıyor bize. Almanya'da demokrasinin tümüyle askıya alındığı Hitler'in aktör olduğu son seçimlerde de safkan milletvekillerine oy istemi vardı. Yunanistan'dan dün 3 Türk milletvekili temsil imkanı bulacak. Buradaki milletvekilleri Yunanistan'da hain konumunda mı? Herkesin ağzından çıkanı kulağının duyması gerekir. Bu temsili imkansızlaştıran siyasi kültür Kenan Evren'in Türkiye'ye bıraktığı bir mirastır. 2002 ruhuna dönme iddiasında bulunanlar aslında 1982 ruhuna sığınıyorlar.
Sandıklarla ilgili kaygısı olanların HDP'nin başarılı olduğu yerlerde güvenli bölge gibi gerekçelerle oy kullanılmasını engellemeye dönük çabaları çok net korkularını ortaya koyuyor. Biz bunu söylemiyoruz; AKP'nin bütün oyları aldığı kimi sandıklar Urfa'da Bingöl'de var. Burada neden AKP bütün oyları aldı? gibi bir soru sormuyoruz.
Türkiye yeterince ağır bedeller ödemiştir. Yeniden başka eller ve yüzlerle aynı yöntemleri denemenin ne akılcı ne de insani bir tarafı vardır. Biz çözüm sürecinin nasıl olmasına gerektiğine dair konuşuyoruz. Aynı yanlışı yapmayın geçmişte düşülenler yanlışları tekrarlamayın diyoruz.”/imc
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.