Halkların Demokratik Partisi (HDP) Hakkari Milletvekili Sait Dede, 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu ile ilgili Meclis Başkanlığı’na kanun değişikliği teklifi verdi. 

Dede, toplanma ve gösteri hakkının anayasal güvence altında olduğunu hatırlatarak, “Hukuk devletinin ve demokratik toplumun en önemli kriterlerinden biri olan barışçıl toplanma ve gösteri özgürlüğü hakkı aynı zamanda politik fikirlerin ifadesine, sanatsal faaliyetlerde bulunmaktan adaletsiz uygulamalara tepki göstermeye kadar uzanan sivil, ekonomik, politik ve sosyal hakların tanınması, uygulanması ve savunulması için kullanabilecek önemli bir araçtır ve uluslararası hukuk ve anayasanın koruması altındadır. Bu hakkın uygulamada tamamen yok sayıldığına ve özellikle OHAL dönemi sonrasında yasaklamaların giderek artışına şahit olmaktayız.” dedi.

Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere atıfta bulunan Dede, “Hukuk devleti ilkeleri kapsamında değerlendirdiğimizde; 2911 sayılı kanunun 17.ve 19. Maddeleri idareye toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin yasaklanması noktasında soyut, takdir yetkisine dayalı ve esnek kriterlerle karar alabilme imkânı tanımaktadır. Kamu düzeninin bozulması, huzur ve iç güvenliğin sağlanması ve bunlara ek bir takım soyut iddialarla bugün yasaklamalar rutin hale gelmiş durumdadır. Öyle ki birçok ilde 15 günlük düzenli olarak il valilikleri tarafından yapılan yasaklamalara baktığımızda, kararlarda sadece 2911 sayılı kanun 17 ve 19. Maddelerine yapılan atıflarla yetinilmekte ve herhangi bir gerekçe gösterilmemektedir” ifadelerini kullandı. 

Yurttaşların demokratik taleplerinin engellendiğini belirten Dede, “.Unutulmamalıdır ki barışçıl toplantı ve gösteri hakkının özü; toplumun çoğunluğunu, hükümeti ya da kamu yetkililerini rahatsız edici ifadeler kullanıldığı, düşüncelerin savunulduğu durumları esas olarak koruma altına almaktadır. Toplantı ve gösteri yürüyüşü hakları sadece çoğunluğun kabul ettiği fikirleri kapsamaz, özellikle azınlıkta kalan fikirleri garanti altına almaya yönelmiş bir haktır ve bu hakkın kullanılmasına engel olan kanunlar hukuk devleti ilkesi ile bağdaşmaz” dedi.