HDP'li Dede:'Korona virüs salgınının ciddiyet boyutunun hepimiz farkındayız'
Halkların Demokratik Partisi (HDP) milletvekili Sait Dede,' Yalnızca kriz anlarında değil olağan durumlarda da sağlık çalışanlarının özlük hakları başta olmak üzere çalışma koşulları düzenlenmeli ve güvence altına alınmalıdır. Korona virüs salgınının cidd
YÜKSEKOVAGÜNDEM
HDP Hakkari Milletvekili Sait Dede, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde korona virüs salgınına ait açıklamalarda bulundu.
HDP'li Dede, "Bu salgının istatistiksel olarak yaklaşık 27 kat hızla yayıldığı göz önüne alındığında Türkiye'de taşıyıcı olup henüz tespit edilmemiş hasta sayısının azımsanmayacak derecede olduğu tahmininde bulunabiliriz. Bu sebeple hem korona virüs salgınının yayılmasını engellemek hem de bu süreçte kilit rol oynayacak sağlık çalışanlarının hizmet verirken başta kendi sağlık durumlarını kontrol altında tutmak ve iş güvenliklerini sağlamak amacıyla önergemizin desteklenmesi gerekmektedir. Bugün yaşanılan korona virüs salgını başta olmak üzere herhangi bir salgına karşı verilen mücadelede sağlık çalışanları en temel özne olarak yer alırlar ve bu nedenle salgına yol açan patojenle enfekte olma riski altındadırlar. Sağlık çalışanlarının karşılaştıkları risk ve tehlikeler arasında patojene maruz kalmanın yanı sıra uzun çalışma saatleri, psikolojik stres, aşırı yorgunluk, mesleki tükenme, damgalanma, fiziksel ve psikolojik şiddet yer almaktadır" dedi.
HDP'li Dede, "Genel olarak karşılaştığımız en temel mesele belirli bir olayın gerçekleşmesinden itibaren söz konusu olay üzerinde çalışacak ve sorumluluk sahibi olacak kişilerin şartlarının tartışmaya açılması durumudur. Bugün de sağlık çalışanları adeta kıymete binmiş durumda olup yıllardır süregelen taleplerinin ne derece haklı olduğu görülmektedir. Bu yüzden yalnızca kriz anlarında değil olağan durumlarda da sağlık çalışanlarının özlük hakları başta olmak üzere çalışma koşulları düzenlenmeli ve güvence altına alınmalıdır. Korona virüs salgınının ciddiyet boyutunun hepimiz farkındayız. Ancak sizlere şöyle bir istatistiki veri sunmak istiyorum. Bakın Sağlık Bakanlığı'nın kendi kayıtlarına göre her saat başı bir sağlık emekçisi şiddet görmektedir. Dikkatinizi çekmek istiyorum. Saatte bir sağlık emekçisi. Peki korona virüs salgını sebebiyle oluşan panik atmosferi, ilgili önlemler alınmadığı takdirde az önce belirttiğim istatistiği hangi derecede etkiler? Yarım saatte bir bir sağlık emekçisi mi? Yoksa 10 dakikada bir, bir sağlık emekçisi mi şiddete uğrayacak" ifadelerini kullandı.
"Dünya Sağlık Örgütü'nün belirlemiş olduğu ve bizim de bir an önce hayata geçirmemiz gereken sağlık emekçilerinin sağlığı ve güvenliği için alınması gereken önlemleri bu kürsüden kamuoyu ile tekrar paylaşmak istiyorum" diyen HDP'li Dede, şu maddeleri sıraladı:
* İş güvenliği ve sağlığı alanındaki risklerin asgariye indirilmesi için gerekli önleyici ve koruyucu önlemlerin alınmasında genel sorumluluğun üstlenilmesi gerekmektedir.
* İş güvenliği ve sağlığı alanında bilgi, talimat ve eğitim verilmeli; enfeksiyon önleme ve kontrolü alanında bilgi güncelleme eğitimi ve kişisel koruyucu donanımının (KKD) giyilmesi, çıkartılması ve imhası önemle uygulanmalıdır.
* Şüpheli ya da teyit edilmiş COVID-19 hastalarıyla ilgilenen sağlık emekçilerine yeterli miktarlarda enfeksiyon önleme ve kontrolü ve KKD malzemeleri temin edilmesi (maske, eldiven, koruyucu gözlük, üstlük, el antiseptiği, sabun ve su, temizlik malzemeleri); öyle ki sağlık emekçileri iş güvenliği ve sağlığıyla ilgili giderleri kendi ceplerinden karşılama durumunda kalmamalıdırlar.
* Sağlık emekçilerinin, kana, solunum sisteminden gelen ifrazata ya da şiddet olaylarına maruz kalma durumlarını herhangi bir suçlamayla karşılaşma endişesi olmadan bildirebilecekleri ortamlar oluşturma; mağdurlara destek dâhil olmak üzere ivedi takip önlemleri alınmalıdır.
* Emekçilere, kendi kendini değerlendirme, semptom bildirimi ve hastalıkta evde kalma gibi konularda tavsiyelerde bulunulmalı, yemek ve dinlenme aralarıyla birlikte uygun çalışma saatleri uygulamasını sürdürülebilir hale getirilmelidir.
* Yaşamlarına ya da sağlıklarına yönelik yakın ve ciddi bir tehdit oluştuğuna ilişkin makul gerekçeleri olduğu durumlarda emekçilere, kendilerini bu tür ortam ve durumların dışında tutma haklarını kullanma izni tanınmalıdır. Bir sağlık emekçisinin bu hakkı kullanması halinde olumsuz herhangi bir sonuca karşı korunmalı ve güvence altına alınmalıdır.
* İşyerinde COVID-19 kapılması durumunda tazminat, rehabilitasyon ve tedavi hakları gözetilmeli ve karşılanmalıdır. Böyle bir durumda enfeksiyon kapılması mesleki bir maruz kalma durumu, ortaya çıkan hastalık da meslek hastalığı sayılmalıdır.
HDP'li Dede, "Sağlık emekçilerine en çok ihtiyaç duyduğumuz bu dönemde oluşan panik ve stres havasını minimum seviyeye indirilmesi için bugüne kadar uygulanan performansa dayalı ücretlendirme, sözleşmeli personel alımına yönelik uygulanan politikalar değiştirilmelidir. Ayrıca özelleştirmeler ile değersizleştirilen ve ucuz hale getirilen emek, hastanelerdeki envanter yetersizliği, acil servislerde oluşan yoğunluğun önüne geçmek için gerekli adımlar atılmalıdır. Dolayısıyla bugün vermiş olduğumuz araştırma önergesinin desteklenmesi elzemdir. Bu noktada Türkiye Büyük Millet Meclisi olarak alacağımız sorumluluk siyasi hizipleşmenin çok ötesinde olup ortaklaşmanın gerekliliği birçok felaketin önüne geçecektir" şeklinde sözlerini noktaladı.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.