İran’da son aylarda kadınlara yönelik gerçekleştirilen asitli saldırılara karşı halkın tepkisi sokağa yansıdı. Sadece İsfahan kentinde son aylarda 8 saldırı tespit edilirken, saldırıların örgütlü radikal bir merkez tarafından yapıldığı şüphesi hakim.

İran’ın batısındaki İsfahan kentinde aylardır kadınlara yönelik gerçekleştirilen asitli saldırılara karşı binlerce kişi sokağa çıktı. Sosyal medya ağları üzerinden örgütlenen 2 bine yakın kişi, kadınlara yönelik asitli saldırıların faillerinin örgütlü bir güç olduğunu savunurken, hükümet yetkilileri kendi başına örgütlenmiş ‘gelenek bekçileri’ olduğunu savunuyor.

İsfahan’da son aylarda tespit edilebilen saldırıların sayısının en az 8 olduğu bildirilirken, gerçek sayının daha fazla olduğu düşünülüyor. Şimdiye kadar gözaltına alınan fail sayısı 4 ile sınırlı kalırken, motorsikletli saldırganların kadınların sürdüğü arabalara yanaşarak ellerindeki asitleri kadınların yüzlerine döktükleri iddia ediliyor.

Eylemciler, saldırıları gerçekleştirenlerin ‘hicap’ adı verilen başörtüsü tarzına uymadıkları gerekçesiyle kadınları hedef aldığı görüşünde. Buna göre, saldırıya uğrayan kadınların saçlarını ve boğazlarını tam olarak örtmemeleri nedeniyle seçildiği görüşü hakim. İranlı polis yetkilisi İsmail Moghadam ise, bu iddiaları reddederken, saldırıların hedefindeki kadınların daha çok ‘dindar’ ailelere üye olduğunu savunuyor.

İranlı insan hakları savunucusu ve avukat Feride Geyrat’a göre de, kadınlara yönelik asitli saldırıların arkasında örgütlü bir güç var. Geyrat, eldeki verilerin saldırıların tek merkezden yönetildiğini ve farklı farklı kişilere yaptırıldığını gösterdiği görüşünü savunurken, resmi makamların mevcut kanunları uygulayarak saldırganları cezalandırmasından umutlu olmadığını dile getirdi.

İran’da kadınlara yönelik asitli saldırılara karşı protestolar, mecliste görüşülen ve İslami geleneklerin uygulanmasına ilişkin maddelerin de yer aldığı bir kanun tasarısına denk geliyor. Pazar günü Meclis’e getirilen kanunda, halkın İslami geleneklerin korunması konusunda ‘Gelenek Polisi’ne yardımcı olmasına ilişkin maddeler de bulunuyor. Aynı kanun, bireyleri ‘kötüden uzaklaştırmak için’ şiddet, tehdit ve hakaret suçlarını ise cezalandırıyor.

İran Cumhurbaşkanı Hasan Rohani henüz asitli saldırılarla ilgili bir yorumda bulunmazken, geçtiğimiz günlerde yaptığı konuşmalarda, bir kesim ‘elitin kendisini gelenek bekçisi olarak görmesini’ kabul etmeyeceklerini söylemişti. Rohani, “günah olan sadece kötü takılmış hicap değildir. Yalan, iftira ve rüşvet başörtüsünün gerektiği gibi takılmamasından daha büyük günahlardır” demişti.