Havaların mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi, gölgede bile insanı bunaltmaya yetiyor. Kavurucu sıcaklardan korunmak için bazı önerilerde bulunan Hayat Hastanesi Dahiliye Uzmanı Dr. Orhan Kaşlıoğlu, “Havalar ısınınca bir takım tehlikeler de beraberinde geliyor. Sıcak çarpmasının özündeki hadise, insanın vücut ısısının normalin üzerine çıkmasıdır. 37 derece olan normal vücut ısısı yükselmeye başlayınca, vücut kendisini korumaya alır. Vücut ısısını düşüremezsek, yani ortam hem sıcak hem de nemli ise, vücut iç ısı yükselmeye başlar. Beraberinde baş ağrıları, kusmalar meydana gelir. Tansiyon yükselir. Damar genişlemelerine bağlı olarak tansiyon düşmesi ve bayılmalar da yaşanabilir. Bu ilk belirtileri hissettiğimiz zaman hastayı serin bir ortama almamız gerekiyor. Serin ortam yok ise vücut ısısını düşürmek için soğuk su, buzlu su ile vücudu serinletmemiz gerekiyor. Şayet bunları yapamazsak, kalıcı rahatsızlıklar meydana gelebilir. Beyinde arazların oluşması ve felçlerle karşılaşabiliriz” diye konuştu. 

Tehlikeli grup denilen tansiyon, kalp, şeker rahatsızlığı ve 5 yaşının altındaki bebeklere çok dikkat edilmesi gerektiğini belirten Uzm. Dr. Kaşlıoğlu, “65 yaş üstü ve rahatsızlıkları olanlarda tansiyon yükselmesi meydana gelirken, bebeklerde su kaybı ortaya çıkabilir. Bunun için saat 10.00 ile 16.00 arasında güneşe çıkmamız gerekiyor. Bunun haricinde şemsiye gibi güneşten korunabilecek araçlar kullanılmasının yanında ince dokulu giyecekleri tercih etmeliyiz. Denize ve havuza girmeden önce ise yarım saat öncesinde koruyucu güneş kremleri kullanılmalıdır. Bebeklerde ise hekimlerinin tavsiye edeceği kremler tercih edilmelidir. En önemlisi su ve tuz kaybının önüne geçmektir” dedi.