MUSA DÜZENCİ/YÜKSEKOVAGÜNDEM

96. haftada Sanat Sokağı'nda bir araya gelen Cumartesi Anneleri ve kayıp yakınlarının eylemine, HDP'li vekiller Abdullah Zeydan, Nihat Akdoğan, Adem Geveri, HDP-DBP temsilcileri, İHD Hakkari Şube Başkanı İsmail Akbulut ve çok sayıda vatandaş da destek verdi.

Eylemde ilk olarak konuşan İHD temsilcisi Muhyettin Önal, her hafta adalet arayışlarının süreceğini ifade etti. Önal bölgedeki çatışmalı ortama da değinerek silahların karşılıklı olarak sustuturulması ve diyalog masasının tekrar kurulması gerektiğini belirtti. Önal ayrıca her hafta saat 11.00'da yapılan eylemin gelecek haftadan itibaren saat 12.00'da yapılacağını duyurdu.

Önal'ın ardından konuşan HDP Hakkari Milletvekili Abdullah Zeydan, AKP hükümetinin  Kürtlere saldırdığını belirterek; “Bu hükümetin zulümlerini iyi biliyoruz. Hendek bunlar için bahanedir. Rojava'da IŞİD çetelerine nasıl destek verdiklerini görüyoruz. Şimdi de açıkça görüyoruz Rojava'daki kardeşlerimizi tanklarla bombalıyorlar. Bu saldırılar Kürtlerin kazanımlarına yöneliktir. Kürtlerin teslim ve köle olmasını istiyorlar. Ama iyi bilsinler ki Kürt halkı kölelik zincirlerini 40 yıl önce kırmıştır” dedi.

Zeydan'ın ardından Metmet Yaşar'ın hikayesini oğlu Renas Yaşar okudu.

Babasının o dönemde gözaltında hayatını kaybeden yakın arkadaşı Zeki Yılmaz'ın cenazesine katıldıktan sonra bazı kişiler tarafından uyarıldığını belirten Yaşar, “Babama cenazeden ayrılmasını yoksa kendisinin de gözaltına alınacağını söylediler. Babam da cenazeden ayrıldı. Bir müddet sonra ilendiğini farkederek bir akrabamızın evine gitti. Akşam saat 20.00 sıralarında askerler mahalleyi ablukaya aldı ve kendisini polis olarak tanıtan 4 kişi tarafından gözaltına alındı” şeklinde konuştu.

Babasının gözaltına alındıktan sonra aile bireylerinin Emniyet Müdürlüğü'ne başvurduklarını ancak Emniyet yetkililerinin gözaltı işlemini inkar ettiklerini belirten Yaşar, tüm girişimlere rağmen babası hakkında bir bilgiye ulaşamadıklarını ifade etti.

Kahraman Bilgiç isimli bir itirafçının verdiği bazı ifadelere dayanarak, babasının dönemin Tabur Komutanı Mehmet Emin Yurdakul'un talimatı ile gözaltına alındığını ve ağır işkencelerden geçirildiğini  vurgulayan Yaşar, “Babamın bulunması için tüm resmi birimlere başvurduk. Yüksekova Cumhuriyet Başsavcılığı'na şikâyette bulunduk  ama bir sonuç alamadık. Şuana kadar babamla ilgili idari ve yargı birimlerinden herhangi bir cevap alamadık” dedi.

Yaşar, adalet arayışlarının devam edeceğini belirterek sözlerini noktaladı. Hikayenin okunmasının ardından kayıp yakınları 5 dakikalık oturma eylemi gerçekleştirerek dağıldı.