Çukurca'nın Narlı köyünde yaşayan Kaynak ailesi, dededen kalma, su ile çalışan asırlık taş değirmende doğal yöntemlerle hem tahıl üretiyorlar hem de lezzeti ile meşhur Çukurca tahini üretiyorlar.
Bölgenin tek taş değirmenini miras olarak devralan Abdülhaluk ve Remziye Kaynak çifti, kuşaklardır devam eden bir geleneği yaşatmaya çalıştıklarını ifade ediyorlar. Tarihi değirmeninin dönmesinde büyük emeği olan kadınlar, oldukça meşakkatli olan tahin üretimi sırasında Kürtçe parçalar söyleyip susamları kavuruyorlar.
Doğal tahin için çuvallara doldurulan susam, su havuzlarında 1 gün ıslatılıyor. Islanan susam bir makinede döndürülüyor ardından odun ateşinde taş fırında yaklaşık 1 saat kavruluyor. Kavrulan susam bir süre bez üstünde soğutulduktan sonra yine bir makinede elenip, temizleniyor. Susamın yolculuğu taş değirmende tahine dönüşmesiyle son buluyor.
Yıllardır büyük emek verdiği değirmeni işleten Remziye Kaynak, “ Ben Narlı köyünde yaşıyorum. Tahin değirmenini işletiyorum. Şimdi susamları getirdik fırında kavuruyoruz. Sonra değirmende öğütüyoruz. Değirmenimiz su ile çalışıyor. Tahinimi meşhurdur. Herkes gelip buradan tahin alıyor” dedi.
Muhammed Akdemir isimli vatandaş, “Şuan Biyader köyünde tahin değirmenindeyiz. Biz fırında susamları kavuruyoruz. Bunlar doğa susamdır. Başka bir katkı maddesi yok. Önce kavuruyoruz sonra değirmende öğütüp tahin yapıyoruz. Çukurca tahini meşhurdur. Belki iki yüz üç yüz yıldır bu değirmen var. Bu değirmen su ile dönüyor. Ne elektrik nede başka bir şeyle çalışmıyor. Su ile çalışıyor” dedi.
Tarihi taş değirmende işçi olarak çalışan Devlethan Çiftçi ise “Biz şuanda susam yapıyoruz. Yaklaşık 200 yıldır bu değirmen dönüyor. Biz şuanda susamları kavuruyoruz. Değirmende tahine dönüşüyor. Bugün sondur artık tahin zamanı bitti. Bundan sonra değirmende, buğday, mısır öğütüp un yapacağız. Çok zordur ama yapacak bir şey yok. Çocuklarımızı bu işte çalışarak besleyebiliyoruz. Günümüz bu değirmenin üstünden geçiyor” diye konuştu.
Asırlık geleneği sürdüren Abdülhaluk Kaynak ise şunları söyledi: “Ben bu değirmenin sahibiyim. 100 yıl belki de iki yüz yıldır bu değirmen var. Bugüne kadar geldi. Bu su değirmenidir. Şuan tahin üretiyoruz. Çukurca tahini meşhurdur. Bizim başka yapacak işimiz yok. Karda etsek zararda etsek mecbur bu değirmeni işletiyoruz. Tahin zamanında tahin, diğer zamanlarda ise buğday öğütüyoruz. Mısır öğütüyoruz. İşimiz budur”