Geçen yıl 15 Haziranda başlayıp 25 Ağustosa kadar süren ve 22 ülkeden 120yi aşkın kişinin katıldığı Çatalhöyükteki kazı çalışmalarıyla ilgili raporda yeni buluntulara yer verildi. Her yıl yapılan kazılara ait raporlarının yayınladığı www.catalhoyuk.com adlı internet sitesindeki raporda en dikkat çeken ise, neolitik dönemde yanmış olan bir evin tabanında, bebek iskeletine sarılmış kendirden dokunmuş dünyanın ilk kumaş parçasının bulunması oldu.
DÜNYANIN İLK DOKUNMUŞ KUMAŞ PARÇASI
Hazırlanan raporda bulunan kumaş parçasını değerlendiren Kazı Başkanı Stanford Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Lan Hodder, 2013 yılındaki en önemli buluntuların höyüğün uygun koruma koşulları sayesinde ortaya çıktığını belirttii. Kazı çalışmalarında bulunan kumaş parçasına dikkat çeken Lan Hodder, şunları söyledi: 'Yangın, binanın zeminini ve platformlarını ısıtarak fırınlama etkisi yaratmış. Böylece zeminin altındaki gömüleri ve gömülerle birlikte yerleştirilen bir kumaş parçasını korumuş. Bu kumaş parçası kazı evindeki laboratuvarlarda incelenmiş ve kumaşın kendirden dokunmuş keten olduğu tespit edilmiştir. Bu dünyadaki ilk kumaş parçalarından biri olmakla birlikte aynı zamanda en iyi korunmuş örneklerden de biridir.'
KUMAŞ PARÇASI TİCARETİ GÖSTERİYOR
Kumaş parçasının ticaretle ilgisine de değinen Prof. Dr. Hodder şöyle konuştu: 'Çok ince dokunmuş olan bu keten parçası, büyük ihtimalle Orta Anadoluya Doğu Akdenizden gelmiştir. Neolitik dönemde Orta Doğuda gerçekleşen uzun mesafeli ticarette obsidyen ve deniz kabuklarının değiş tokuş yapıldığı çoktan beri bilinmekteydi. Ancak bu kumaş parçası ticaretin bir başka içeriğini ortaya çıkartmış olabilir. Belki de değiş tokuşu Kapadokya obsidyeni karşılığında yapılmıştı.'
YENİ DUVAR RESİMLERİ
Kazı çalışmaları sırasında yeni bir duvar resmine de rastlanıldığını anlatan Prof. Dr. Hodder açıklamasını şöyle sürdürdü: '2013 kazı sezonunda ayrıca Doğu Höyükün güney eteğindeki alanda da Neolitik döneme ait binaların kazısına başlanılmıştır. TPC alanında bulduğumuz binalar gerçekten de erken dönem binalarından farklı özelliklere sahiptiler. Binaların kalın duvarları, duvar örmede kullanılan kerpiçlerin daha büyük olması ve binaların terk edilme sırasında yakılmamış olması bu duruma bir örnektir. Burada açığa çıkartılan bir binanın doğu duvarında bulunan duvar resmi, daha önce benzerine rastlamadığımız bir örnektir. Genellikle Çatalhöyükteki resimler beyaz zemin üzerine kırmızı ve siyah gibi koyu renk sürülerek yapılmıştır. Ancak bu örnekte koyu renk zemin üzerine beyaz çizgilerden oluşan geometrik şekiller betimlenmiştir. Bu resmin 3 binanın doğu ve kuzey duvarları boyunca devam ettiği düşünülmektedir. Geçmişte canlı bir atmosfere sahip olan bu odayı ortaya çıkarmak bizler için heyecanlı bir deneyim oldu.'