Önümüzdeki 7 Haziran'da yapılacak milletvekili seçimleri için HDP tarafından Hakkari'de aday gösterilen Selma Irmak, Nihat Akdoğan ve Abdullah Zeydan'ın ilk gittikleri ilk ilçe Irak sınırında bulunan Çukurca ilçesi oldu. Adaylar, İlçeye 15 kilometre uzaklıkta bulunan Başak Şen Çeşmesi'nde partililer arafından karşılandı. Uzun bir araç konvoyu ile ilçeye giren HDP'li adaylar ilk olarak seçim bürosunun açılışını yaptı. Ardından da HDP Hakkari Milletvekili adayları seçim bürosu önünde toplanan kalbalığa tanıtıldı. Yapılan tanıtımın ardından Milletvekili adayları kısa bir konuşma yaptı.
HDP Hakkari Milletvekili 2'nci sıra adayı Nihat Akdoğan, 7 Haziran'da barajın aşılması ile orta doğuda yeni bir tarihin yazılacağını söyledi. Akdoğan, "Çukurca tarihi öneme sahip bir ilçemizdir. Bu bölgede boşaltılan köylerle birlikte Çukurca halkı çok ağır bedeller ödedi. Çok acılar çekildi. Verilen mücadele sonucunda devletin baskısı geriletilerek, Kürtlerin birliği sağlandı. Tarihin en kadim halklarından biride Kürt halkıdır. Bizler dilimizi, kimliğimiz ve kültürümüzle yaşamak istiyoruz. Bu bizim en doğal hakkımızdır. Bu hassas süreçte provokasyonlara izin vermeyeceğiz. Diyadin'de ortaya konulan provokasyonu engellemek için canını ortaya koyan arkadaşlarımızdan HDP Diyadin eski İlçe Eşbaşkanı Cezmi Budak arkadaşımız öldürüldü. HDP'nin yükselişi birilerinin uykularını kaçırtıyor. Bizler AKP ve Erdoğan'a muhtaç değiliz. Bizler halkımıza güveniyoruz. HDP'nin barajı aşması durumunda Orta doğunun tarihinin yeniden yazılacağını biliyorlar. Onun için bütün yolara başvuruyorlar" dedi.
HDP Hakkari birinci sıra milletvekili adayı Selma Irmak da Hakkari milletvekili adayı olmaktan onur duyduğunu söyledi. Irmak, zor bir süreçten geçildiğini belirterek, "7 Haziran hem bizler, hem de ülke için büyük önem arz etmektedir. Sayın Öcalan bizlerin yolunu aydınlatıyor. Akan kanın durması için ve annelerinin gözyaşlarının dinmesi için 16 yıldır dört duvar arasından çalışmalarına devam ediyor. Bu mücadele Botan da başladı. Çünkü Sayın Öcalan Botan halkının yanında duracağını ve kendisini yalnız bırakmayacağını biliyordu. Bizlerde onun bize duyduğu güveni boşa çıkarmayacağız. Bu uğurda çok ağır bedeller ödedik. Bu bedellere ve yarattığı değerlere sahip çıkacağız. Bizler hiçbir provokasyona gelmeyeceğiz ve hiç kimseye de bu imkanı sunmayacağız. Başlatılan çözüm sürecinin arkasında duracağız ve onu sahipleneceğiz. Yaşanan provokasyonlara rağmen Sayın Öcalan, iradeli bir şekilde çözüm sürecine devam etti. Birileri bu ülkede barışın sağlanmasını istemiyor."dedi.