YÜKSEKOVAGÜNDEM
Yüksekova'da 57 haftadır faillerin akibetini soran Cumartesi Anneleri bu ahftada Sanat sokağındaki oturma eylemi ve failleri sorma eylemine devam ediyor.
Bu hafta da Çukurca'da tutuklanıp gözlatında öldürülen Enter Özdemir'in akibeti soruldu. Babasının akibetini soran Yusuf Özdemir, biz bu failleri bulana kadar eylemlerimize devam edeceğiz dedi.
'İLÇEMİZDEKİ OLAYLAR KAYGI VERİCİ'
İnsan Hakları Hakkari Yöneticisi Muhyettin Önal yaptığı konuşmada, Bizler Hakkari derneği İHD kayıpları 57.haftadır burada adalet ve insan hakları için oturma eylemi yapıyoruz.Ancak şu ana kadar ne devlet ne de AKP hükümeti faillerin bulunması için en ufak bir girişimini görmedik.Bizler hiç kimseyden öç almadan istemiyoruz.tek istediğimiz çocuklarımızı babalarımızı kardeşlerimizi katleden katillerin bir an önce yakalayıp adaletin önüne getirilmesini ve hak ettiği cezanın verilmesini istiyıruz' dedi.
Son günlerde Yüksekova'da yaşanan olaylarada değinen Önal; İlçemizde yaşanan olaylar kaygı vericidir. Özellikle seçim döneminin yaklaşmasıyla birlikte gelişen bu olaylar kaygılarımızı daha fazla artırmaktadır.Biz insan hakları savunucuları olarak ilçede oturan her kesi sağ doyuya davet ediyoruz lütfen provokasyonlara gelmeyelim' şeklinde konuştu.
Önal'ın konuşmasının ardından 1994 yılında gözaltına alınıp kaybedilen Enter Özdemir'in akibetini oğlu Yusuf Özdemir tarafıdnan yazılı olarak okundu.
Özdemir, Babam 1949 Çukurca Işıklı ( Ziyanış ) köyü doğumlu. 2 Çocuk babasıdır. 5 Mayıs 1994 tarihinde Hakkâri Çukurca Kazan Köyüne 10 Km yakınında devlet ile PKK güçleri arasında çatışma olmuştur. Akşamüzeriydi, askerler köye baskın yaptılar ve kazan ( Tiyar ) köyü tamamen askerler tarafından tarandı. Tarama geç saatlere kadar sürdü. Gece Saat 12 civarında askerler evimize geldiler, ekmek istediler. Ekmek bahanesiyle evimize geldiler.
Babama Dediler ki biz köyden geçen köprüyü bilmiyoruz. Bize yol göster..Babamı köprüye kadar götürdüler. Babam eve dönmek istedi. Ancak askerler babamın el ve ayaklarını bağlayarak esir aldı. Ondan sonra panzerin arkasına bir iple bağlayarak yaklaşık 4 km sürüklediler. Sonra köyün bitişinde bulunan Selim Akar adlı köylünün evini tarayarak 10 yaşındaki bir çocuğu da katlettiler. O zaman Babam Şehit düşmüştü. Şehit olmasına rağmen cesedi kurşuna dizilerek parçalanmıştı. Askerler ertesi gün sabahın erkenden tekrar köyü kuşatma altına aldılar ve köyün boşaltılmasını istediler.1 Gün sonra köyün tamamı boşaltıldı.
Kimisi Çukurca ilçesine, Kimisi Hakkâri iline, diğerleri de Yüksekova ilçesine göç ettiler. Aradan 3 gün geçti köylüler ve biz çocukları babamı aramak için köye geri geldik. Geldiğimizde köyün tam girişinde babamızın cesedini gördük. Dönemin köy muhtarı İsmail Keskin Çukurca Jandarma Merkezini arayarak köylülerimize ait 2 cesedin bulunduğuna dair haber verdi. Savcılığın cesetlerinin teşhisi için köye gelmesini istedi. Ancak ilçe Jandarmanın cevaben verdiği köyün mahrumiyet olduğunu güvenlik nedeni ile gelemeyeceğini söylediler ve gelmediler. Bizden cesetlerin Çukurca ya getirilmesini istediler. Biz Çukurca'ya bağlı Narlı köyüne gittik orda bir aracı cesetleri getirmek için kiraladık ve aracı Tiyar köyüne götürdük. Her 2 cesedi de araca bindirerek Çukurca ya doğru yol aldık. Ancak köyün tam çıkışında Bulu tugayına bağlı bilinen özel komando askerler tarafından önümüz kesildi. Bize dediler ki cesetleri köyünüzde defnedin, Çukurca ya götürmeyin. Bizde dedik Çukurca İlçe Jandarma Komutanlığı ve Çukurca Savcılığı cesetlerin ilçeye getirilmesini istediler. Bizde cesetleri teşhis etmek için Çukurca ya götürecektik, ancak bırakmadılar.
Bize dediler ki ya siz cesetleri köyde defnedeceksiniz ya da hepinizi tarayacağız. Can güvenliğimiz yoktu ve bizi tehdit ederek, hepiniz Terörist'siniz diye hakaret ettiler. Bizde mecburen her iki şehidimizi de köyde defnetmek zorunda kaldık. Ondan sonra 1995'te dava açtık. Yeteri kadar resmi belge-bilgi olmadığı için davamız red edildi. Temyiz ettik. Ancak Yargıtay tarafından Çukurca ilçesinde yeteri kadar belge bulunmadığı için dava kapandı. Ancak biz Çocukları olarak bu davanın faillerini bulununcaya kadar sürdürmekte kararlıyız' şeklinde konuştu.