Başbakan Ahmet Davutoğlu, Brüksel'deki temasları kapsamında NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile gerçekleştirdiği görüşmenin ardından düzenlenen basın toplantısına katıldı.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, çok verimli toplantı geçirdiklerini ve ilk kez Başbakan olarak ziyarette bulunduğunu kaydederek, “Gündemimizde bir çok konu vardı tabi ana konu Türk hava sahasını ihlal eden Rus jetinin düşürülmesiydi. Bunu detaylı olarak ele aldık. Öncelikle şunu ifade etmek istiyorum. NATO'nun desteğinden ve kişisel desteğinizden ötürü size müteşekkiriz. Geçen hafta olağanüstü toplantıdan sonra bize destek verdiniz. Teşekkür ediyoruz. Burada net olmak istiyorum. Türk hava sahası Türkiye'nin egemenliği kapsamındadır. Bizim, eylemimiz savunma amaçlıydı. Keşke olmasaydı ama angajman kurallarımız da nettir. Bunu öncesinde duyurmuştuk. Rus tarafına da değinmiştik. Kendisi bizim dostumuzdur, komşumuzdur. Ankara'da, Antalya'da, Moskova'da gerekli bildirimleri yapmıştır. Türk hava sahasının korunması gerektiğini söylemiştik. Çünkü, Rusya daha öncesinde 3 kez hava sahasını ihlal etmişti. Şunu da bir biçimde ifade ettik. Türkiye'nin Suriye sınırı Türkiye için çok önemlidir ulusal güvenlik meselesidir. Dolayısıyla eylemimiz bir savunma amacı taşımaktaydı. Bir ihlal olmasaydı bu krizi yaşamazdık” dedi.
'TÜRKİYE BU KRİZİN BEDELİNİ ÖDEYEN ÜLKE'
Davutoğlu, tansiyonun arttırılmasını istemediklerini ifade ederek,” Türkiye-Suriye sınırında böyle olayların bir daha yaşanmaması için her seviyede Rusya ile konuşmaya hazırız. Bunu vurgulamak istiyorum. Bu Türkiye-Suriye sınırıdır. Türkiye'nin hava sahasını savunma hakkı vardır ve Türkiye aynı zamanda Rusya ile iyi ilişkiler istemektedir. Suriye'de DEAŞ'a karşı savaşan ülkelerle de iyi ilişkiler istemektedir. Türkiye, bu ülkelerle işbirliğine hazırdır ama bu olay sırasında yapılan bombardıman DEAŞ karşı değildi, orada bir DEAŞ hedefi yoktu. Biz Rus dostlarımıza orada sivilleri bombaladıklarını ifade ettik. Buradan yeni mülteci dalgalarının Türkiye'ye geleceğini söyledik. Türkiye her bombardımandan sonra on binlerce mülteci buluyor topraklarında. Dolayısıyla Türkiye bu krizin bedelini ödeyen ülke” ifadelerini kullandı.
'RUSYA İLE TEMASA HAZIRIZ'
Davutoğlu dün İdlib'te Rus bombardımanının olduğunu ifade ederek, “Biz Türkiye olarak yaralıları aldık. Tamamıyla yanmış insanlar vardı. Azez'de bombardıman oldu. Rus uçakları insanı ihtiyaçlar göndermekteydi Halep'e. Hepimizi DEAŞ'a karşı savaşıyoruz. Bunu söylememiz gerekiyor. Türkiye-Suriye sınırı ulusal güvenliğimiz açısından önem taşımaktadır. Rusya'nın kaygılarını biliyoruz. Ruslara şunu söylemek istiyoruz: Siz de bizim kaygılarımızı bilin. Diplomatik, askeri kanallarının açık olması gerekmekte. Böyle kasıtsız olayların bir daha gerçekleşmesini engellemek için ve terörle mücadelenin geleceğini konuşmak için Rusya ile temasa hazırız. 1 Ocak'tan sonra Suriye'de bir süreç olacak siyasi süreç başlayacak. Türkiye, Rusya, ABD birlikte çalışacaklar. Bu nedenle güçlü bir diplomatik kanalın açık olması gerekmektedir. Türkiye-Suriye sınırı NATO sınırıdır aynı zamanda. Burada bir ihlal yalnızca Türk sınırına ihlal değildir. NATO sınırına da ihlal söz konusudur. Aynı gün bütün detayları NATO müttefiklerimizle paylaştık. Konsey toplantısında bilgileri sunduk ve pozisyonumuzu ifade etmek açısından her bir tarafla da bilgi paylaşmaya da hazırız. ” açıklamasını yaptı.
'OLAYIN TEKNİK BİLGİLERİ PAYLAŞMAYA HAZIRIZ'
Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Davutoğlu, Türkiye'nin özür dilemesine dair soruya, “Geçen hafta hükümeti kurduk. Rus uçağının bizim hava sahamızı ihlal ettiği zaman denk geldi. Onurlu bir ülkenin ve yeni hükümetin başbakanı olarak ki son seçimde yüzde 49'u aşkın oy aldık ki bu bir rekordur. Şunu söyleyebilirim ki hava sahamızın ve kara sahamızın korunması yalnızca bir hak değildir, benim hükümetimin görevidir. Hiçbir hükümet lideri görevini yerine getirdiği için özür dilemez. Türk hava sahası sınırının korunması ulusal bir görevdir ve hava sahasını korumak ordumuz gereken görevi yerine getirmiştir. Gelecekte böyle kasıtsız olayların bir daha yaşanması önlemek için Rus tarafı konuşmak istiyorsa, biz konuşmaya hazırız. Bizden bilgi istiyorlarsa bu olayın teknik bilgileri paylaşmaya hazırız. İlişkilerin normalleştirmek, ilerletmek istiyorlarsa bu bağlamda Rusya ile konuşmaya hazırız. Fakat görevimizi yerine getirdiğimiz için hiçbir ülke bizden özür beklemesin.
Ekonomik yaptırımlara, Rusya tarafından alınan önlemlere ilişkin haberleri takip ettim. Şunu söylemek istiyorum: Geçmişte ekonomik yaptırımlara karşı olduk. Son krizde Türkiye bugün olduğu gibi bir pozisyon takındı. Rusya'nın tavrının kendisi yaptırımlara maruz kaldıktan sonra aynı yaptırımları Türkiye'ye uygulaması çelişen bir durumdur. Ekonomik ilişkiler, karşılıklı çıkar esasına dayanır. Biz sükûnet içinde davranacağız tansiyonu arttırmayacağız. Rus halkı tarafından olumsuz görülebilecek bir davranış içinde bulunmayacağız Rus halkı, Türk halkına dosttur. Antalya, çoğu için ikinci ev gibidir. Rus dostlarımızın turist olarak Antalya'ya Türkiye'ye gelmesini gelmekteyiz. Antalya, Rus turistler için bir ev gibidir. Ekonomik ilişkilerimiz açısından da Türkiye'nin bu eylemleri yeniden düşünmesi gerekmektedir. İki ülkenin de çıkarını ilişkin hareket etmesi gerekmektedir. Bir kez daha altını çizmek istiyorum. Konuşmaya hazırız. Gelecek ilişkilerimizi tartışmaya hazırız. Fakat biz görevimizi yerine getirdik ve hava sahamızı koruduk. Bu bizim hava sahamızdır, bizim sınırımızdır. Ulusal güvenliğimiz söz konusudur. Aynı zamanda bir onur meselesidir” yanıtını verdi.