DBP Genel Merkezi, DAİŞ çetelerinin Kobanê'ye yönelik saldırılarını kınadı. DBP, Genel Merkez yöneticileri ve Amed İl Örgütünden oluşan bir heyet bu aşamada Suruç-Kobanê sınırına gideceğini duyurdu.
Yazılı bir açıklama yapan Demokratik Bölgeler Partisi (DBP), yaklaşık bir yıl önce Kobanê'ye DAİŞ çeteleri tarafından saldırılar gerçekleştirilmeye başlandığını belirterek, “Bu süre zarfında Kobanê'de tüm dünyanın gözü önünde gerçekleştirilen saldırılara karşı çok güçlü bir direniş açığa çıkartılarak gerçekleştirilen saldırılar boşa çıkartıldı.
Bütün dünya ülkelerinin gözü önünde Kobanê'de insanlık için bir devrim mücadelesi yürütülmüştür. Bu mücadelenin Kobanê'de başarıya ulaşması ve orada yeni bir yaşamın inşa çalışmaları mevcut sisteme alternatif bir yaşam olduğu, Kürt Özgürlük mücadelesinin de bu yaşamı örmekte kararlı olduğu ortaya konulmuştur. Rojava devriminde açığa çıkartılan kazanımlar tüm dünyanın gündemine oturmuştur.
Kobanê'ye karşı düzenlenen barbar saldırıların gelişim düzeyi kendi gücüne dayanmaktan öte Ortadoğu'da bir dizayn gerçekleştirmek isteyen güçlerin de bu saldırılara ortak olduğunu göstermektedir. Şimdiye kadar DAİŞ çetelerinin düzenlediği saldırıların gerçekleştirilme biçimi sadece cephane anlamında değil, strateji ve taktik anlamında da bölge güçlerin çeteleri kendi çıkarları doğrultusunda yönettiğini çok açık bir biçimde göstermektedir.
Seçim döneminde de yaşanan silahlı ve bombalı saldırılar aslında geri çizgi karşısında mücadele eden özgürlükçü çizgiye karşı gerçekleştirilmiştir. Seçim sürecinde saldırıları gerçekleştirenlerle bugün Kobanê'ye saldırı gerçekleştirenler aynı kaynaktan beslenmektedirler. DAİŞ küresel bir terör örgütüdür, ittifakları ise farklılaşan coğrafyalarda farklılaşan siyasal hareketlerde de olsa özgürlük karşıtı çizgidir. Türkiye coğrafyasında kendisine ittifak olarak bulduğu çizgi özgürlük karşıtı AKP çizgisidir. Rojava'da kaybeden geri çizgi aynı şekilde AKP şahsında Kürdistan'da kaybetmiştir” dedi.
En son bugün sabah saatlerinde Kobanê'ye karşı gerçekleştirilen onlarca insanın yaşamını yitirdiği saldırıların Rojava devriminden, Girê Spî ve seçim zaferinden bağımsız bir biçimde ele alınamayacağını kaydeden DBP açıklamasında şunlara dikkat çekti: “Tüm alanlarda siyasal ve ideolojik anlamda düşüşe geçen zihniyet Kürdistan coğrafyasında son çırpınışlarını yaşamaktadır.
Şimdiye kadar Kobanê'ye dönük gerçekleştirilen saldırıların Türkiye destekli olduğunu defalarca kamuoyuyla paylaştık. Kimi tv kanalları DAİŞ çetelerinin Türkiye topraklarından mühimmat taşıdığını görüntülü bir biçimde ortaya koydu. Bütün bunlara rağmen hala da bu çetelerin ülke topraklarını bu denli rahat kullanabiliyor olması dahi esasında bu oluşumun devlet destekli olduğunu net bir biçimde ortaya koymuştur.
Günlerdir Akçakale sınırında kimi evlerin DAİŞ çeteleri tarafından cephanelik olarak kullanıldığı bilinmesine rağmen kullanılan bu evlere dönük herhangi bir soruşturma başlatılmamış, gereği yerine getirilmemiştir. Aslında sadece bu durum bile günler öncesinden Kobanê'ye dönük bir saldırının devlet desteğiyle gerçekleştirileceğinin habercisi olmuştur.
Bugün yaşanan saldırılar sonrasında devlet yetkilileri tarafından yapılan açıklamalar ise ciddiyetten uzak, gerçekliği yansıtmayan açıklamalardır. Bu konuda sadece açıklamalar yapıp desteğini inkâr etmenin artık bizler açısından kabul edilecek bir yanı kalmamıştır. Devlet olmanın gereği söz söylemek değil, mekanizmalarını devreye koyarak söylediğini uygulamaktır. DAİŞ'in Türkiye'de hücre evleri olarak kullandığı evler bilinmektedir. Devlete düşen görev bu hücrelere karşı gerekenleri yapmaktır. Fakat ne yazık ki gelinen aşamada bırakalım bir terör örgütüne karşı yeterli tedbirleri almayı, bir terör örgütünü destekler konuma gelinmiştir. Bu durumun kabul edilebilir herhangi bir yanı yoktur.
Bizler Demokratik Bölgeler Partisi olarak hükümeti bir an önce Kürt Özgürlük mücadelesinin yarattığı değerlere saldırmaktan vazgeçmeye, coğrafyasında barındırdığı, besleyip büyütme çabasında olduğu çetelerden desteğini çekmeye çağırıyoruz.
Halkımızın bu süreçte üzerine düşen sorumluluğu yerine getirme çabasında olduğunun bilinciyle şu anda sınır kapısına gitmek yerine bulundukları alanlarda demokratik tepkilerini geliştirmeleri gerektiğini belirtiyoruz. Parti yönetimlerimiz ve demokrasi güçleri bulunduğu her yerde teyakkuz halinde her an her türlü gelişme ve kirli saldırılara karşı hazırlıklı ve duyarlı olmalıdır. Genel Merkez yöneticilerimiz ve Amed İl Örgütünden oluşan bir heyet bu aşamada Suruç-Kobanê sınırına gitmek üzere görevlendirilmiştir, durum ve gelişmeler yerinde tespit edilecek, ihtiyaçlara göre yapılması gerekenler ivedilikle planlanıp halkımız ve kamuoyuyla yeniden paylaşılacaktır. Halkımız ve demokratik kamuoyunu gelişmeler karşısında duyarlılığa çağırıyoruz.”/ANF