Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) heyeti, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ı ziyaret etti. KESK Eş Genel Başkanı Lami Özgen, Eğitim Sen Genel Başkanı Kamuran Karaca ile KESK Mali Sekreteri Ramazan Gürbüz'den oluşan heyet, üyeleri üzerindeki baskılar hakkında bilgilendirmelerde bulundu.
Görüşmede ilk olarak HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, KHK'ler ile kamu emekçilerinin işten çıkarılmasını değerlendirdi.
Demirtaş, şunları söyledi:
"Bir darbe tehdidinden ülkenin kurtulmuş olması ne kadar sevindirici ise darbe girişimi sonrası yaşanan hukuksuzluklar da bir o kadar can sıkıcı ve üzücüdür. Şuna inanmak istiyorum; birileri halen Sayın Cumhurbaşkanı veya Başbakan'ı aldatmaya kandırmaya devam ediyor. Çünkü bir darbe belasından kurtulmuş ülkenin yönetiminin yapacağı akıllıca işler değil bu işler. Bütün toplumu adeta darbe gerçekleşmişçesine karşısına almak, darbeye bulaşmamız toplumun muhalif kesimlerini hatta muhalif olmayan AKP'ye yakın kesimlerini bile tasfiye edecek bir operasyon sürecini yürütmek akıllıca bir iş değil. Görünen o ki birileri halen Cumhurbaşkanını kandırmaya devam ediyor. Biz kendilerini bir muhalefet partisi olarak uyarıyoruz; bu yol iyi bir yol değil."
'Darbecilerin ekmeğine yağ sürüyorlar'
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "FETÖ" operasyonlarına ilişkin "at izi it izine karıştı" sözlerine atıfta bulunan Demirtaş, "Darbecilerin ekmeğine yağ sürecek şekilde bir öfkeye yaratmaya devam ederlerse, darbeyi gerçekleştirmek isteyenler zaten amacına ulaşmış olacaktır. Biz meselenin çok vahim olduğunu belirtmek istiyoruz. Darbeyi yapmak isteyenler 15 Temmuz akşamı başaramadıklarını başka yol ve yöntem sürdürüyorlar, sürdürmek istiyorlar. Mevzu sadece şu partiye, bu ideolojiye yakın olanı tasfiyesinin çok ötesine geçmiş durumda" diye konuştu.
'Öfkeyi yönlendirmek isteyenler çıkabilir'
Başbakan Binalı Yıldırım'ın Diyarbakır'da 14 bin öğretmenin açığa alınacağı yönündeki sözlerini de çok tehlikeli bulan Demirtaş, "Bunun ölçüsü hukuk ve adalettir. Hukuk ve adaletin askıya alındığı bir ortamda bu tür işleri yapmamalarını kendilerine tasfiye ediyoruz. Yapılması gereken Meclis'te ortak bir komisyon kurulması. Bütün partilerin bu komisyon içerisinde yer alması ve devlet nasıl yeniden şeffaf ve demokratik bir yapıya döndürülebilir. Bunu hep birlikte yapmamızda fayda vardır. Bu yapılan hukuksuzluklar büyük bir öfke ve mağdur kitlesi yaratıyor. Bu öfkeyi başka şekilde yönlendirmek isteyenler çıkacaktır. Bu çok tehlikeli bir durumdur" dedi.
'Darbecilerin ekmeğine yağ sürülüyor'
Cumhurbaşkanı Erdoğan'a seslenen Demirtaş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Cumhurbaşkanı bunu bilmelidir; bütün bu yapılananlar kendisine mal edilerek yapılıyor. Darbe gerçekleşseydi kendisi nasıl bir sonuç ile karşılaşacak ise birileri tam da bunu yapmak istiyor. Bu biz değiliz ama birileri görünen o ki tam da darbecilerin ekmeğine yağ sürecek işler yapıyorlar."
Demirtaş, son olarak darbeciler ilişkisi olmamış ve açığa alınarak mağdur edilmiş kamu emekçileriyle dayanışma mesajı vererek, "Bu süreç geçicidir, herkes dimdik durmalıdır. Herkes toplumun barış ve özgürlük umudunu sürdürecek bir tutum içerisinde olmalıdır. Sendikalar tam da bu ortamda ülkemizin barış ve demokrasisi için daha fazla el ele vermelidir" diye konuştu.
'Çalışma barışı ortadan kaldırılıyor'
Daha sonra söz alan Eğitim Sen Genel Başkanı Kamuran Karaca, karşı karşıya kaldıkları hukuksuzluklara dur demek için siyasi partileri bilgilendirmek amacıyla bu ziyareti gerçekleştirdiklerini söyledi.
KESK Eş Genel Başkanı Lami Özgen ise şunları dile getirdi:
"Darbe sonrası darbe ile mücadele adı altında kamu emekçilerine dönen bu cadı avı bütün hukuki sözleşmelere aykırı olduğu gibi insani normlara bile aykırı uygulamalarla karşı karşıyız. On binlerce kamu çalışanı hiçbir soruşturmaya tabi tutulmadan açığa alınıyorlar. Bu yetmiyormuş gibi geçmişten bu güne sendikal mücadelede yürüttüğümüz eylem ve etkinliklerimiz tekrardan kriminalize edilerek, hemen kamu çalışanlarına işten atılmalarına dönüşen kampanyalar çalışma barışını da ortadan kaldırmaktadır. Başbakan'ın yaptığı açıklamalar talihsizliktir. KHK'ler ile işlerine son verilen kamu emekçileri hemen işlerine dönmeli. Tedbir amacıyla açığa alınanların da soruşturmaları da derhal tamamlanıp işlerine dönüşleri sağlanmalıdır."
Bu kısa açıklamaların ardından görüşme basına kapalı olarak devam etti.