Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından kamuda yaşayan tasfiyeleri değerlendirerek "Öyle olaylar vardır ki şer zannedersiniz hayır vardır. İşte 15 Temmuz bize böyle bir imkanı lütfetti. Zaman zaman 'Mağdurlar var' deniyor. Kardeşlerim kusura bakmayın mağdur falan yok" dedi.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Beştepe'deki Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda düzenlenen hâkim ve savcıların kura töreninde konuştu.
Erdoğan'ın açıklamaları şöyle:
"Eğer Türkiye 15 Temmuz gecesinin ardından bir kaos yaşamadıysa, bunu 17-25 Aralık girişiminin önüne geçilmesine de borçluyuz. Gerekli operasyonları yapmamış olsaydık 15 Temmuz'un rengi çok daha farklı olabilirdi. Darbenin bastırılması bu kadar etkili gerçekleşmeyebilirdi. Rabbimizin yardımı, milletimizin iradesi sayesinde ikinci kurtuluş savaşı olarak gördüğümüz bu mücadeleden başarıyla çıktı."
"Mağdur falan yok"
"Öyle olaylar vardır ki şer zannedersiniz hayır vardır. İşte 15 Temmuz bize böyle bir imkanı lütfetti. Zaman zaman "Mağdurlar var" deniyor. Kardeşlerim kusura bakmayın mağdur falan yok. Bütün mesele yargı, kolluk kuvvetleri ile birlikte burada samimi davrandığı sürece mağdur falan yoktur. Samimi davranmıyorsa ilgili yerlere müracatla hakları iade edilir. Burada bazı hatalar olabilir, ama bizim 241 şehidimin hesabını kim verecek?
“Bizde daha bağımsız yargı var”
"Sen kalkacaksın ABD'de senin savcıların FETÖ örgütü sayesinde burada yedirilecek, içirilecek sonra ülkene dönecek sonra bir Türk vatandaşı ülkene girerken alacaksın, 6 aydır orada tutacaksın yargılamayacaksın. "Darbeye kalkışan o kişiyi niye hesaba çekmiyorsunuz" diye sorduğumuzda böyle böyle burada tarafsız yargı var. Kusura bakma, bizde senden daha tarafsız bir yargı var. Kendimizi bilmezsek gücümüze inanmazsak kimse bu ülkeyi takdir etmez.
ABD'ye: Bundan sonra böyle...
ABD'ye FETÖ'nun iadesi için 85 koli dosya gitti, hala gönderiliyor. Bakanımız şimdi gidecek, bakın onlar istediğinde biz veriyoruz, biz böylesine bir teröristi istediğimizde vermiyorlar. Neymiş yargı varmış, mahkeme kararı varmış. Gün ola harman ola, aynı şey burada da olabilir. Aynı şeyi istediklerinde biz de size havale edeceğiz, siz karar vermedikçe biz de vermeyeceğiz. Bundan sonra böyle.
“Hiçbir hâkim ve savcı HSYK üyelerinin kendi oylarıyla belirlenmesinden memnun değil”
Hiçbir hakim ve savcının HSYK üyelerinin kendi oylarıyla belirlenmesinden memnun olmadığını biliyorum, demokratik gibi görünen bu durumun bir gruplaşma, ayrışma, kavga kaynağı haline geldiğinin farkındayım. Bu yöntemde artık ısrar etmenin anlamı kalmamıştır. HSYK üyelerinin seçim yönteminin değiştirilmesi için gereken uzlaşmayı göstermesini bekliyorum. Hiçbir siyasi partinin kendi görüşünü dayatarak uzlaşma yolunu tıkama hakkı yoktur."
Clinton'a: Siyasi acemilik
"Koalisyon ülkeleri 63 ülkeden oluşuyor. 63 koalisyon ülkesi olarak 10 bin DAEŞ'liyi halledemiyoruz, bir avuç PYD'liye gidip "El atın da temizleyin" diyoruz. Ya onlar da terörist. Bir terör grubunu yok etmek için bir başka terör grubuyla hareket ediyorsunuz. Kusura bakmayın, biz terör koridorunun oluşturulmasına Türkiye olarak müsaade etmeyeceğiz. Geçenlerde, şu anlarda Cumhuriyetçilerin adayı bayan Clinton, aynı şekilde o da PYD'yi desteklemeye devam edeceğiz diyor. Çok talihsiz bir açıklama. Bence siyasette böyle bir açıklamayı yapmanın tanımı çok farklıdır. Doğrusu ben bunu bir siyasi acemilik olarak görüyorum. Bunun yapılmaması gerekiyor. Çünkü bölgenin hassasiyetleri var. Bu verdiğiniz silahlarla siz 600 bin insanın ölümüne neden olduğunuzun farkında değil misiniz?"
PKK'nın çukur eylemleriyle FETÖ'nün darbe girişimi aynı gaye içinde sürdürülüyor. Akıl kapsamında bakıldığında bu eylemlerin hiçbirinin geçerli sebebi yoktur. Bunları ülkemizin üzerine salanlar bizleri sürecin dışında tutmak istiyorlar. Türkiye'nin eski Türkiye olmadığının farkında değiller. 15 Temmuz'da darbe girişimi için harekete geçilince operasyonel gücümüzü yıllarca toparlayamayacağımızı sandılar. Ama TSK, olayın üzerinden 40 gün geçmeden Cerablus operasyonunu başlattı.
MUSUL OPERASYONU
Musul konusunda Türkiye'ye terbiye dışı saldırılmasının sebebi bölgede kurulan denklemi bozuyor olmamızdır. Musul'da bölgeyi ateşe ve kana boğmak için kurulan Mezhep balonunu, Cerablus'ta yaptığımız gibi söndürmeye hazırız. Sünnilik, Şiilik bunların hepsi bir yorumdur. Hepsinin üzerindeki çatı bizim dinimiz olan İslam'dır. Bu mezhebi yorumlar asla İslam'ın üzerine çıkamaz. Burayı çok iyi anlamamız gerekmektedir. Suriye ve Irak'taki kardeşlerimizin bu şartların altında ezilmekten, kendimizi de aynı sona getirebilecek bu oyundan kurtaracağız.