MUSA DÜZENCİ - YÜKSEKOVAGÜNDEM
Yüksekova'da uygulanan sokağa çıkma yasağı 78 günün ardından kaldırıldı.
Sokağa çıkma yasağının kaldırıldığı Yüksekova'da HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, DTK Eş Genel Başkanı Hatip Dicle, HDP'li Milletvekilleri ve DBP'li Belediye Başkanlarından oluşan 10 kişilik heyet incelemelerde bulundu.
Çatışmaların yoğun olduğu mahallerde hasar gören evlere giren ve sokaktaki vatandaşları dinleyen Yüksekdağ ve beraberindekiler bazı evlerin fotoğraflarını çekti. Yasağın kaldırılmasının ikinci gününde yıkılan evinin önünde taş ocağında çay yapan 75 yaşındaki Bedel Özer'e ve yıkılan binanın içinden tüm tehlikelere rağmen eşya çıkarmaya çalışan vatandaşlara geçmiş olsun dileklerinde bulunan Yüksekdağ, daha sonra açıklama yaptı.
"İNTİKAM OPERASYONUDUR"
HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, intikam için Yüksekova'da operasyon yapıldığını söyledi. Operasyonların olduğu illerde HDP'nin çok yüksek oy aldığına dikkat çeken Yüksekdağ, şöyle dedi: Yüksekova'daki manzara kesinlikle bir vahşettir. Burada 78 gün boyunca uygulanan zulüm devlet terörünün sonucudur. Bu operasyonların tek bir sebebi var cezalandırma. Saray iktidarının intikam almasıdır. Sürdürülen savaş hendekler ve barikatlarla açıklanamaz. Operasyonlar 38 gün sürdü. Ardından bir çatışma olmadı. Ondan sonraki 40 gün boyunca evler yakılıp yıkılmış. Evlerdeki eşyalar, paralar, ziynet eşyaları yağmalanmış. Burada 78 gün boyunca devlet vardı. Demek ki bu yağmayı eşkıyalığı devlet güçleri yapmış. Yapmamışsa açıklasın."
"UTANMADAN PARİS POLİSİNİ KINIYOR"
Yüksekova'ya IŞİD'çilerin getirilip operasyona katıldığını öne süren Yüksekdağ, şunları söyledi: "Burada IŞİD'cilerin görüldüğü iddiaları var. Devletin güdümünde kontra olarak savaşa yıkama sürüldüğü söyleniyor. Biz bunları soruyoruz. Ancak saray iktidarı cevap veremiyor. Cumhurbaşkanı çıkmış utanmadan Fransa polisini göstericilere kötü muamele yaptığını belirterek kınıyor. Sayın cumhurbaşkanı Nusaybin, Cizre, Yüksekova'yı hangi devletin gücü yıktı. Bu yıkımlardan dolayı Cumhurbaşkanı Fransa'yı mı kınayacak. Kendi topraklarına barış getiremeyen siyasi iktidarın konuşmaya hakkın yoktur. Bu kentin yüzde 97'si yine sarayın karşısında biat etmeyecek. Demokrasi ve barış iradesi bu yıkıntılar arasında filizlenecek. Kendi yurdumuzda demokrasi ve özgürlüğü yeniden yeşerteceğiz. Bu yıkıntıların içinde yeni bir yaşamı inşa edeceğiz. Onlar yıkmayı biz kurmayı ve düştüğümüz yerden kalkmayı iyi biliriz. Burayı özgürlüğün ve direnişin kenti yapacağız."
‘SÖZÜN BİTTİĞİ YERDEYİZ'
DTK Eş Genel Başkanı Hatip Dicle, sözün bittiği yerdeyiz artık bir dönem İsrail'in Gazze de yaptıklarını televizyonlarda öğreniyorduk. İsrailliler, militanlıkta tespit ettikleri savaştığı veya mücadele ettikleri militanların evlerini basıyor dozerlerle yıkıp yerle bir ediyor. Şimdi Yüksekova'da birçok şeye tanık olduk ama diğer yerleşim yerlerinde olduğu gibi burada da tanık olduk. Yani çocuğu cezaevinde olan veya çocuğu dağa gitmiş bir şekilde bunların evleri tespit edilerek çatışma olmadığı bölgelerde dahi evleri yıkılmış yerle bir edilmiştir. Bunu diğer yerlerde de gördük gever'de gördük. Dicle, Gever'de bize sadece verilen bilgiler 3 mahallede barikat vardı. 3 mahallede çatışma varsa diğer hiçbir mahallenin ikamet yerinin herhangi bir zarar görmemesi gerekiyordu. Bir devletten beklenen odur. Bugün nereyi gezersen gezelim bir tek Yeni Mahalle hariç diğer mahallelerde tahribat aynı şekilde yapılmış yakılmış yıkılmış evlerin içine girilerek bütün eşyaları tahrip edilmiş bunun ancak bir açıklaması var bu devlettin egemenliği sağlama meselesi değil bu düşmanlık yapmadır. İsraillerin Filistin'e yaptığı düşmanlığı, Sırp barbarlarının Bosna'da işledikleri o insanlık suçlarını bu sefer Kürdistan'da Kürt halkına nefret duyarak yapmıştır. Dedi.
‘ÜLKEYİ YÖNETENLER BU HALKIN ÖFKESİNDE KORKSUN'
Demokratik Toplum Partisi Eşgenel Başkanı Sebahat Tuncel, Halkın bu öfkesinde bu ülkeyi yönetenler korksun bu öfke öylesine geçecek bir öfke değil evimizi başımıza yıkanlar gelecek umudumuzu elimizde almaya çalışanlar bu öfkeden korksunlar bu öfke bu iktidarın gidişini de beraberinde getirecek. Kürt kardeşim diyen her fırsatta Kürtlere yönelik yaklaşımda sorun olmadığını söyleyen AKP iktidarı, cumhurbaşkanı Kürt kardeşine yaptığını hep birlikte gördük. Bu sadece Yüksekovalıların yaşadığı bir durum değil aslında Gever'de Nusaybin'de ve Cizre'de tüm Kürdistan halkına yönelik bir yaklaşımdır. Halkımız bunun hesabını soracak bizde Demokratik Bölgeler Partisi olarak halkımızla birlikte bu özgürlük mücadelesini yürüteceğiz ve yürütmeye devam edeceğiz. Bu ülkeyi yönetenler bir kes daha Kürtler vardır var olamaya devam edecektir. Ve mücadelesini her yerde sürdürecektir. Dedi.