Korona virüs tedbirlerine uyarak evlerinden çıkmayan Hakkarililer, Ramazan ayının da yaklaşmasıyla ekmek ihtiyaçlarını kendi kurdukları tandırlarda pişirerek karşılıyor. Mahallelerde kurulan tandırlarda kadınlar imece usulüyle ekmek ve çörek pişiriyor. Sırayla her gün üç aile için ekmek pişiren kadınlar, bir defada 15 gün yetecek kadar emek pişirebiliyor. Ekmek yapımının her bir aşamasında bir kadın görev alırken, dayanışmayla yapılan ekmek pişirme işi tandırın yakılmasından hamurun yoğrulmasına kadar büyük bir emek istiyor. Pişirilen lezzetli tandır ekmeğinin yanında ayrıca Ramazan ayında sofraların vazgeçilmezlerinden olan ve en çok sahurda tüketilen çörekler de pişiriliyor.
Tandırda çörek yapan Fatma Pala, korona virüsü nedeniyle fırınlara gidemedikleri için tandırda ekmek pişirdiklerini söyledi. Pala, “Tandırda ekmek ve çörek pişiriyoruz. Bu hastalıktan dolayı sürekli evdeyiz. Ne yazık ki fırına da gidemiyoruz. Kadınlarla beraber sırasıyla tandırda ekmek pişiriyoruz. Ramazan ayına da sayılı günler kaldı. Ramazandan dolayı da çörek yapıyoruz. Sahur vakitlerinde en çok çörek tüketiyoruz. Çörek gün boyu insanları tok tutuyor. Şimdilik herkes evinde kalsın. İnşallah bu hastalığı da atlatacağız” dedi.
Tandırda annesine yardım eden Hicran Erdoğan ise sosyal izolasyonu sağlamak için en büyük tedbirlerden birinin de evde kalmak olduğunu söyleyerek, fırın kuyruklarına takılmamak adına evlerinin önünde yaptıkları tandırda ekmek pişirdiklerini söyledi. Erdoğan, “Tandırda ekmek pişiren anneme yardım ediyorum. Korona virüsü nedeniyle çarşıya çıkamıyoruz. Fırın önlerinde uzun kuyruklar oluşuyor. Fırın kuyruklarına takılmamak için de evimizin önüne tandır yaptık. Burada kendi ekmeğimizi kendimiz yapıyoruz. Burada yaptığımız ekmekler daha sağlıklı ve leziz. Gün boyu evdeyiz. Kendim çalışan bir kadınım. Fakat korona virüsü nedeniyle iş yerimizi kapatmak zorunda kaldık. Bir yandan temizlik ve çocukların bakımı derken üstüne ekmek de pişiriyoruz. Tabi ki zor olduğu kadar da eğlenceli geçiyor. Bahçemizde aile bireyleri ve akrabalarımızla sosyal mesafeye dikkat ederek semaver çayı, kek ve börek yaparak vakit geçiriyoruz. İnşallah korona virüsünü de en kısa zamanda atlatırız. Buradan tüm Türkiye'ye ve özellikle Hakkarililere sesleniyorum. Lütfen evde kalınız, evde hayat var” şeklinde konuştu.
Sokağa çıkma yasağı ve okulların tatil edilmesiyle evlerinden çıkamayan çocuklar da, tandırda çalışan annelerinin yaptığı sıcak çörekleri yiyerek Kürtçe türküler seslendirdi.(İHA)