İran'ın Ankara Büyükelçisi, Dışişleri Bakanlığı'na çağrıldı.
Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Bugün Bakanlığımızda görüşülen İran'ın Ankara Büyükelçisi'ne, İran resmi makamlarına bağlı bazı basın organlarında yayımlanan haberlerde, Sayın Cumhurbaşkanımızın geçtiğimiz günlerde Suudi Arabistan'a gerçekleştirdikleri ziyaret ile sözkonusu ziyaretten sonra bu ülkede infaz edilen idam cezaları arasında bağ kurulmasını ve doğrudan Sayın Cumhurbaşkanımızı itham eden ifadelerde bulunulmasını şiddetle kınadığımız ve komşu İran halkında Sayın Cumhurbaşkanımız aleyhinde bir kanaat oluşturmayı hedefleyen bu tür yayınlara derhal son verilmesini istediğimiz bildirilmiştir.
Büyükelçiye ayrıca, yabancı diplomatik misyonların dokunulmazlığının ev sahibi ülkenin sorumluluk ve güvencesi altında olduğu, bu nedenle Tahran'daki ve Meşhed'deki Suudi Arabistan büyükelçiliği ve başkonsolosluğuna yönelik saldırıların hiçbir şekilde kabul ve izah edilemeyeceği vurgulanmıştır.”
Ne olmuştu?
Suudi Arabistan 2 Ocak'ta Şii dini liderlerden Şeyh Nimr Bakır el Nimr'in de aralarında olduğu 47 kişiyi idam etmişti.
İran yönetimi, Nemr'in de olduğu 47 kişinin idam edilmesine sert tepki göstererek, “ağır bedel ödeyecek” açıklamasını yapmış, İran'ın Meşhed kentindeki idam protestosunda Suudi Arabistan Konsolosluğu ateşe verilmişti.
Dışişleri, konsolosluk binasına yapılan saldırıları ‘kabul edilemez' olarak değerlendirip iki ülke arasındaki gerilimin düşürülmesini istemişti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da, idamların bir ‘iç hukuk' meselesi olduğunu belirterek, “Bunun kararı daha önceden verilmiş, bunun adımını Suudi Arabistan bu şekilde atmıştır. Tasvip edip etmemek ayrı konu. Suudi Arabistan'da, İran'da bu müessese var. ABD'de de var. Ona kimse ses çıkarmıyor”demişti./imc