Rusya ile Ukrayna arasındaki kriz, Avrupa ve ABD ile bilek güreşine dönüştü. Batılı devletlerin Rusyaya yönelik baskı çabaları henüz sonuç vermezken, Ukrayna Rusyanın Kırımda 16 bin askeri olduğunu iddia ediyor.
NATO, AB ve ABD Rusyaya karşı sert tutumunu devam ettirirken, Almanya Rusya ile direkt görüşmeler yoluyla daha yumuşak bir tavır takınıyor. Krize arabuluculuk etmek isteyenler arasına, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putinin muhaliflerinden işadamı Mihail Hodorkovski de dahil oldu.
RUSYANIN KIRIMDA 16 BİN ASKERİ VAR İDDİASI
İki ülke arasındaki gerginlik Avrupanın bu yüzyılda yaşadığı en büyük kriz olmaya doğru yol alıyor. Rusyanın ise Kırımdaki askeri varlığını giderek arttırdığı iddia ediliyor. Ukraynanın BM nezdindeki temsilcisi Yuri Sergeyiev, Rusyanın 24 Şubattan bu yana Kırımda 16 bin askerini harekete geçirdiğini iddia etti. Ukraynalı askeri kaynaklar, Rus ordusunun deniz yoluyla askerlerini Kırıma kaydırdığını da iddia ediyorlar.
RUSYA ÜLTİMATOM VERDİ Mİ?
Akşam saatlerinde Ukrayna Hükümetinden yapılan açıklamada, Rusyanın Kırımdaki Ukrayna askeri birliklerine Salı (bugün) sabaha kadar çekilmeleri için ültimatom verdiği iddia edildi. Kremlinden konuyla ilgili bir açıklama yapılmazken, Kırım açıklarındaki Rus Filosundan askeri yetkililer, Ukrayna birliklerine ültimatom verildiği iddialarını yalanladılar.
Rusya Parlamentosu alt kanadı Dumanın Başkanı Sergey Narişkin ise, ülkesinin şimdilik Kırıma askeri birlik göndermesine ihtiyaç olmadığını söyledi. Narişkin, Rusyanın askeri müdahale hakkını kullanması şimdilik gerekli değildir dedi.
YANUKOVİÇTEN PUTİNE, TİMOŞENKODAN BATIYA ASKERİ ÇÖZÜM SİNYALİ
Batı destekli eylemler sonucu devlet başkanlığı görevinden alınan ve Rusyaya sığınan Viktor Yanukoviçin Putine yardım etme teklifi yaptığı bildirildi. Rusyanın BM Temsilcisi Vitali Çurkin, Yanukoviçin askeri olanaklarla Ukraynada hukuk ve düzeni yeniden inşa etme teklifinde bulunduğunu söyledi.
Geçtiğimiz hafta serbest bırakılan Ukrayna eski Başbakanı Yulia Timoşenko ise Rusyanın Kırımı ilhak etmesinin engellenmesini istedi. Amerikan CNN televizyonuna konuşan Timoşenko, Rusyanın Kırımı alması halinde dünyanın değişeceğini söylerken, Rusyaya yönelik diplomasinin başarısız olması halinde başka yöntemlere başvurulması gerektiğini de kaydetti.
ARABULUCULAR ÇOĞALIYOR
Ukrayna ile Rusyadan ziyade Batı-Rusya bilek güreşine dönüşen krizden çıkılabilmesi için arabuluculuk teklifleri de artıyor. Putinin muhaliflerinden Rus oligark Mihail Hodorkovski, taraflardan teklif gelmesi halinde Ukraynaya giderek arabuluculuk rolü üstlenebileceğini duyurdu. Aralık ayında cezaevinden bırakılan Hodorkovski, bağımsız ve uluslararası alanda tanınan kişiliklerin varlığının tansiyonun yükselmesini önleyebileceğini iddia etti.
ABD VE ABDEN İLK YAPTIRIMLAR
Yeni Ukrayna yönetimini destekleyen devletlerin Rusyaya yönelik sözlü çıkışları dün gün boyu ve akşam da devam etti. ABD Başkanı Barack Obama, Rusya tarihin yanlış tarafında duruyor diyerek, Putinin Ukraynaya askeri müdahale yapamayacağını söyledi. İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu ile görüşmesi sonrası konuşan Obama, ülkesinin Rusyaya karşı bir dizi önlem almayı düşündüğünün de altını çizdi.
Reuters Haber Ajansı da, Dışişleri Bakanlığı sözcülerinden birine dayandırdığı haberinde, ABDnin Rusyaya karşı yaptırımları düşünmekle yetinmediğini ve bazı yaptırımların hazırlığı içinde olduğunu duyurdu.
ABD yönetimi, İngiltere gibi kendilerinin de 7 Martta Rusyanın Soçi kentinde başlayacak ve engelli sporcuların katılacağı Paralimpik Kış Oyunlarına siyasi delegasyon göndermeyeceğini ilan etti.
AB ise Rusya vatandaşlarına vize kolaylığı sağlanmasına yönelik ikili görüşmelerin şimdilik durdurulması kararı aldı. AB Dışişleri Bakanları zirvesi sonrası yapılan açıklamada, vize dışında başka yaptırımların da ele alındığı bildirildi.
İngiltere Başbakanı David Cameron da uluslararası topluma yönelik çağrısında, Rusya yönetimine uyarılarda bulunurken, diplomatik, siyasi, ekonomik ve daha başka baskı yapmalıyız dedi.
Cameron, Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande ve Almanya Başbakanı Angela Merkel ile yaptığı telefon görüşmesinde, Rusyaya karşı ortak ve net bir mesaj verilmesi gerektiğinde uzlaştıklarını da duyurdu.
ALMAN VE RUS BAKANLAR BULUŞTU
Pazar günü Almanya Başbakanı Angela Merkelin önerisi ile Rusya ve Almanya arasındaki görüşmeler de başladı. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, dün akşam İsviçrenin Cenevre kentinde Alman meslektaşı Frank-Walter Steinmeier ile biraraya geldi. Rus yetkililer, görüşmenin Pazar günü Angela Merkel ile Vladimir Putin arasındaki 90 dakikalık telefon görüşmelerinin devamı anlamına geldiğini söylediler. Alman yetkililer ise görüşmenin içeriğine ilişkin yorum yapmadı.
Alman bakan Steinmeier dün öğleden sonra Brükselde yaptığı açıklamada da, Rusya ile Ukrayna arasındaki krizin çözülmesi için düzenli görüşmeler yapılması, Kırımda gözlemcilerin çalışmalarının başlatılması ve Angela Merkelin önerdiği Kontak Grubunun devreye girmesi gibi 3 ana noktanın gerekli olduğunu söylemişti.
NATO BUGÜN, AB PERŞEMBE TOPLANIYOR
Rusyanın Kırımdaki askeri varlığını harekete geçirmesine sert bir dille karşı çıkan NATO ise bugün olağanüstü toplanıyor. Polonyanın NATO sözleşmesinin dördüncü maddesi uyarınca yaptığı olağanüstü oturum talebi nedeniyle 28 üye devletin yetkilileri bugün Brükselde bir araya gelecek. NATOnun dördüncü maddesi üye ülkelere toprak bütünlüğünün, bağımsızlığının ve güvenliğinin tehlikede olması durumunda acil özel oturum çağrısı yapma hakkı tanıyor.
NATOnun yanı sıra Avrupa Birliği (AB) devlet ve hükümet başkanları da özel bir Ukrayna zirvesinde bir araya gelecek. AB Komisyonu Başkanı Herman Van Rompuy, AB liderlerinin krizin aşılması için Perşembe günü yapılacak özel zirvede toplanacağı bilgisini verdi.
AKDEN UKRAYNAYA AZINLIKLARI KORUMA ÇAĞRISI
Krizde bir uyarı da, Kırımda Rus diline yönelik yasak kararılya tansiyonun yükselmesine yol açan Ukrayna yönetimine geldi. Avrupa Konseyi (AK) Genel Sekreteri Thorbjörn Jagland Strasbourgda yaptığı açıklamada, Ukraynanın Ruslar ve Tatarlar başta olmak üzere ülkedeki azınlıkları ve dillerini koruma altına almasını istedi. Jagland, bu konunun sorunun çözülmesinde önemli bir rol oynacağının da altını çizdi.
Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) tarafından gönderilen gözlemcilerin ilk grubu da Ukraynaya ulaştı. ABDnin Avrupa işlerinden sorumlu özel temsilcisi Victoria Nuland Avusturyanın başkenti Viyanada yaptığı açıklamada, gözlemcilerin Kırım yarımadası başta olmak üzere Rusça konuşulan diğer bölgelerde de inceleme yapabilmesini umduğunu söyledi.
Önemli bir Rus azınlığın yaşadığı Ukraynanın güney komşusu Moldavya ise Kırımdaki Rus etkinliğinin kendi ülkesine taşmasından korkuyor. Moldavya Başbaşkanı Yurie Leanca, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry ile görüşmesinde, krizin barışçıl çözümünün Moldavyanın toprak bütünlüğü için de önemli olduğunu söyledi.
ANF