Baydemir, çözüm ve müzakere perspektifinden uzaklaşılması kaynaklı, diyalogdan uzaklaşılmasından kaynaklı Türkiye'nin 78 milyonu ateş çemberi içinde olduğunu belirterek, hemen hemen her gün, saat kara bir haberle irkildiklerini kaydetti.
Baydemir, “'Anneler gözyaşı dökmesin' perspektifinden bugün nelerin feryat figanlarının arşa ulaştığı bir atmosferi yaşıyoruz. Anneler evlatları için gözyaşı dökmesin perspektifinden, bugün tüm annelerin elleri yüreğinde evlatlarının kaderi konusunda kaygı içerisinde yaşıyor” ifadelerini kullandı.
Savaşın acı, yıkıcı olduğunu söyleyen Baydemir, barışı inşa etmenin insan olmaktan kaynaklı ödevleri olduğunu ifade etti. Baydemir, HODP milletvekilleri olarak müzakere masasına dönmeyi yaşam felsefesi olarak gördüklerini açıklayarak,1 Ağustos günü Kandil bölgesinde Zergele'ye yapılan hava operasyonunda 8 insanın hayatını kaybettiğini ve köyün tahrip olduğunu belirtti.
Baydemir, Zergele heyeti olarak 4-6 Ağustos tarihleri arasında sivil toplum örgütleri, yaralananlar ile temaslarda bulunduklarını kaydederek, “Tüm bu temaslarımız, görüş alışverişlerimi sahada yaptığımız incelemeler hiçbir şüpheye mahal yoktur ki, Zergele sivil bir yerleşim birimidir. Hiçbir şüphe yoktur ki, hava operasyonunda hayatını yitiren 8 insan masum ve silahsız insanlardır.
Hava operasyonunda altı ev okuluyla, camisiyle bu bombardımandan etkilenmiştir, Zergele köyü şu anda insansızlaştırılmıştır. Bütün bu delillere rağmen, hükümet yetkilileri ve kimi medya kuruluşları bu katliamı görmezden geliyor, bu katliamı çarpıtıyor” şeklinde konuştu.
Baydemir, şunları kaydetti:
“Roboski'de katliamın teferruatları kamuoyu paylaşılmış olsaydı, hukuki sorumluluk silsilesi içinde soruşturmalar, incelemeler başlatılmış olsaydı, Zergele katliamı yaşanmamış olacaktı. Savaş kirletir, savaş vicdanları da kirletir. Bugün Silopi'de yaşadıklarımız vicdanların kirletildiğinin bir göstergesidir.
Rojava'da IŞİD barbarlığına karşı hayatının yitirmiş olan vatandaşların bugün halen Murşitpınar Sınır Kapısı'nda on günlerdir bekletilmesi vicdanların kirletildiğinin göstergesidir. Çözüm süreci başlatıldığında kimi liderler gerekirse, baldıran zehiri içeriz' demişlerdi. Bu zehir bugün içilmeyecekse, ne zaman içilecek?”
Siirt Milletvekili Yıldırım, iki ayrı raporun hazırlandığını belirterek, kendileri ve Kürt Bölgesel Yönetimi İçişleri Bakanlığı tarafından hazırlandığını kaydetti. Yıldırım, zarar tespiti yapamadıklarını belirterek, zarar tespiti yapma olanaklarının olmadığını ifade ederek, “Kürdistan İçişleri Bakanlığı raporunda Hıdır Muhammed Emin'in 59 milyon 600 bin dinar hasarı tespit edilmiş” şeklinde konuştu.
Yıldırım, şöyle konuştu:
“Kürdistan'daki katırlar ve karıncalarda dahil bütün canlılar neredeyse terörist ve bölücü kabul edilmektedir. Zergele katliamı 2. Roboski'dir. 2 katliamın emrini veren aynı zihniyettir.”
İstanbul milletvekili Kaya, Zergele'de tam isabet yaptıkları yerleri gördüklerini ifade ederek, sivillerin saklandığı derenin içindeki su borusunu vurduğunu ve sivillerin katledildiğini belirtti.
‘Kuzey Irak ziyaretinizde Barzani'den arabuluculuk talebiniz oldu mu' sorusuna Baydemir, “Şu anda yaşamız olduğumuz tablo, yıkımın temel kökeninde hükümetin çözüm perspektifinden uzaklaşması nedendir. Müzakere masasının devrilmesi nedendir.
Bir kez daha tarafların müzakere zeminine, diyalog zeminine geri getirilmesi noktasında herkesin katkısını bekliyoruz. Sayın Barzani, bugüne kadar müzakere perspektifine sunmuş oldukları katkıyı bundan sonrada sunma arzusunda olduklarını belirttiler. Her iki tarafı müzakere masasına dönme çağrısında bulunuyorlar” diye konuştu.
Çatışma sürecine Meclisin el koyması gerektiğini belirten Baydemir, “Asker, polis, gerilla, sivil, köy korucusu her ne olursa olsun, anne evladı, hayatını yitirirken meclis kapalı olmamalıdır, Meclis tatilde olmamalıdır” dedi.
Şırnak Demokratik Bölgeler Partisi Başkanı'nın açıklamalarına yönelik olarak Baydemir, “Daha ilk günlerde Parlamento'da grubum ardına yapmış olduğum konuşmamda da belirtmiş olduğum gibi, ‘Bu savaş bir müddet sonra tarafların kontrolünden çıkabilir. Bu savaş bir müddet sonra geri Dönüşü olmayan duygu kırılmalarına yol açabilir. Atmosferin neden olduğu bir çıkış olduğunu düşünüyorum. 2013'ten bu üne değin HDP'nin mücadele perspektifi çok açık ve net söylüyorum; Biz çözümü birlikte yaşamda görmeseydik, burada olmazdık” ifadelerini kullandı.
Koalisyon görüşmelerine ilişkin olarak ise Baydemir, “Ülkenin ne kadar acil bir reform hükümetine, yeniden yapılanma, yaraları sarma hükümetine ihtiyacı varsa, o kadar da çatışmazsızlığa, siyahların susturulmasına ihtiyacı var. Bugün toplum silahların gölgesi altında yaşam sürdürmek zorunda bırakılmışsa, bana göre hükümet görüşmeleri bu atmosferden etkileniyor. Silahların susmasıyla hükümet kurma çalışmaları eş baylı götürülmelidir' diye düşünüyorum” diye konuştu.