Hakkari'nin Yüksekova ilçesinde hakim olan soğuk havalar, etkisini arttırarak devam ediyor. Soğuk havalar nedeniyle hasta olan vatandaşlar ve gribal enfeksiyonlardan korunmak isteyenler, şifayı bitlisel ürünlerde arıyor.
Çoğu vatandaşın ilaç yerine doğal yöntemleri kullanmak istediğini belirten aktarlar, şifalı bitkilerin hasta olunmadan önce tüketilmesi gerektiğine dikkat çekti.
Yüksekova'da uzun yıllardır aktarlık yapan Mustafa Kaplan, ıhlamur, tarçın, zencefil, gibi bitkisel ürünleri barındıran kış çayının mevsimsel hastalıklara karşı kalkan görevi gördüğünü belirterek, kışın günde 2-3 bardak içilmesi tavsiyesinde bulundu.
Vatandaşların özellikle kış mevsiminde bitkisel ürünlere daha çok rağbet gösterdiğini vurgulayan Kaplan, bitkisel ürünlerin faydalarını şöyle sıraladı:
Zencefil: Boğaz ağrısı, bağışıklık sistemi, astım ve bronşit gibi rahatsızlıklara iyi gelir. Zencefilin faydaları saymakla bitmez desek yeridir. Özellikle soğuk algınlığı ve öksürük gibi hastalıklarda başvurduğumuz zencefili taze, kurutulmuş ve toz halinde kullanırız. Soğuk algınlığı ve mide rahatsızlığı gibi durumlarda başvurduğumuz zencefilli çayının özellikle limon ve bal ile tüketimi çoktur. Zencefil, her mevsim taze olarak bulunabilen, faydaları nedeniyle mutfamızda her daim olan bir besindir. Mide bulantısının yanı sıra soğuk algınlığı, grip ve öksürük gibi hastalıklarda tükettiğimiz zencefil, ülkemizde yetişmemekte ve tropik ülkelerden gelmektedir. Metabolizmayı hızlandırıcı özelliği olan zencefilin uygulanan bazı kürleri ile kilo vermeye yardımcı olur. Vücut ısısını artıran zencefil, özellikle kış aylarında bağışıklık sistemimizi güçlendirir ve grip, soğuk algınlığı gibi sağlık sorunlarında yardımcı olmaktadır. Bu hastalıkların atlatılmasında terlememiz gerekmesi nedeniyle zencefilin ısı artırımı faydası olacaktır.
Ada çayı: Soğuk algınlığına karşı en iyi ilaçlardan biridir, grip gibi bulaşıcı hastalıklara karşı faydalıdır, rahatlatıcı etkisiyle strese iyi gelir, ağız sağlığı için de faydası çoktur. Adaçayı, özellikle bağışıklık sistemine takviyesi ile sonbahar ve kış aylarında daha çok kullanılan bir bitkidir. Adaçayının bir merhem ya da tentür şeklinde, deriye uygulanması halinde, vücudu bakteri ve viral enfeksiyonlara karşı koruyucu görev yapar. Hastalıkların genellikle burun ve ağız yoluyla ve deri yoluyla vücuda giriş yaptığı düşünülürse adaçayının merhem şeklinde deriye sürmek, bağışıklık sistemini güçlendirmektedir. Ve böylece hastalıklar önlenmiş olur.
Nane: Limon ile kullanıldığında daha etkili olan nane, soğuk algınlığına iyi gelir, üst solunum yollarını rahatlatır, sakinlik verir, mide bulantısını giderir, kas ağrılarını hafifletir. Taze nanenin güçlü aroması, astım ve soğuk algınlığından kaynaklanan burun, boğaz ve akciğer tıkanıklıklarının giderilmesinde oldukça etkilidir. Nane boğazı, burnu ve diğer solunum kanallarını rahatlatır ve yatıştırır, ayrıca kronik öksürüğe neden olan tahrişleri giderir.
Keçiboynuzu: Grip, öksürük, astım ve bronşite iyi gelir. Keçiboynuzu, içerisinde bulunan vitaminler ve minareller nedeniyle tüketilmesi çok faydalı bir besindir. Fakat sadece kendisi değil aynı zamanda keçiboynuzu pekmezi, keçiboynuzu tozu ve çayının da faydaları saymakla bitmiyor. Sağlık açısından birçok yararı olan bu mucizevi besin aynı zamanda farklı kullanım alanları da mevcuttur. Zengin vitamin ve minarel içeriği ile keçiboynuzu, vücudumuza enfeksiyonlara karşı tam bir koruma sağlar. Grip, nezle ve soğuk algınlığı türevi hastalıklara yakalanmamak veya iyileşme sürecini azaltmak için keçiboynuzu tüketilmesi tavsiye edilir."
Hastalıkların önlenmesinde ve tedavisinde birçok bitkisel ürünün olduğunu kaydeden Kaplan, "Bazı bitkisel ürünler, özellikle bal ile karıştırıldığında çok etkili oluyor. Soğuk havaların artması ile bu ürünlere talep arttı" ifadelerini kullandı.