Uluslararası PEN Genel Başkan Yardımcısı Eugene Shulgin,"Türkiye'de var olan bu çatışmalı süreçten çıkılması için ilk önce Erdoğan'ın gitmesi gerekir. Eğer Erdoğan gitmezse sanırım durum çok ta iyiye doğru gitmeyecektir" dedi.

Türkiye PEN Merkezi ile Kürt PEN Merkezi'nin Diyarbakır düzenlediği Barış Konferansı'na katılan isimlerden Uluslararası PEN Genel Başkan Yardımcısı Eugene Shulgin, son süreçte Türkiye'nin son süreçte aydınlara ve Kürt illerindeki  baskı ve şiddet politikalarını değerlendirdi.

'TÜRKİYE DÜNYADA KÖTÜ BİR İMAJLA ANILIYOR'

"Bu suça ortak olmayacağız" başlıklı bildiriye imza atan akademisyen, yazar ve gazeteciler üzerindeki baskılara dikkat çeken Shulgin, baskı ve şiddet politikaları ile Türkiye'nin demokratikleşmekten uzaklaştığını ve geriye gittiğini ifade ederek, "Bu yapılanların hepsini dünya ülkeleri görüyor ve açıkçası ürküyor. Akademisyen, yazar ve gazetecilere yönelik bu baskılar ve özellikle davaların açılmış olması sözle bile açıklanması zor bir olaydır. Türk devleti, artık dünyanın gözünde kötü bir imajla anılıyor ve bundan ötürü bu baskı politikasından derhal vazgeçmeli" dedi.

'AVRUPA MÜLTECİLER NEDENİYLE SESSİZ'

Kürt halkına ve aydınlar üzerindeki baskılara karşı Avrupa ülkelerinin ses çıkartması gerektiğini söyleyen Shulgin, "Bu şiddet politikasına karşı Avrupa'nın gerekli baskıyı yapması gerekir. Ancak Avrupa, mülteci anlaşmasından dolayı bu konuda sessiz kalıyor. Fakat Avrupa'da yaşayan halklar, Türk hükümetinin bu politikasını görüyor ve buna karşı bilinçli davranarak bir şeyler yapmaya çalışıyorlar. Bu mülteci sorunu hal olduğu zaman Avrupa, bu konuda Türkiye'ye baskı yapacaktır. Son uygulamalarla birlikte Türk hükümeti hiçbir zaman bu kadar inançsız ve güvenilmez bir pozisyona düşmemiştir ve Avrupa'da şu an Türk hükümetini böyle görüyor" ifadelerini kullandı.

Shulgin, 1990'lı yıllar ile son süreci karşılaştırarak, şunları söyledi: "1990'lı yıllarda daha fazla ölüm yaşanıyordu. Gerilla, asker ve sivil halk herkes öldürülüyordu. Hatta bazı öldürülenlerin nerede öldürüldüğü bile tespit edilemiyordu. Şimdi ise yine ölümler oluyor. Ancak şu anda tamamen bir kanunsuzluk gündemde. Türkiye'nin çok sayıda kanunları, yasaları var. Fakat bu kanunların hiçbirini demokrasi adına kullandıklarını düşünmüyoruz. Sadece kendi çıkarları amacıyla bu kanunları kullanıyorlar" dedi.

'BARIŞ İÇİN ELİMİZDEN GELENİ YAPACAĞIZ'

Yazarlar olarak Türkiye'de kalıcı bir barışın sağlanması için ellerinden geleni yapacaklarını söyleyen Shulgin, Kürtlerin unutulmuş bir halk olmadığını ve Kürdistan'da yaşananları herkesin gördüğünü ifade etti. İnsanların öldürülmesiyle barıştan uzaklaşıldığına da dikkat çeken Shulgin, "Ancak şu bilinmelidir ki, savaş çıkarmak ve öldürmek çok kolay. Zor olan barışı hayata geçirmek. Ama istenilirse barış hayata geçirilir ve bunun içinde çaba sarf etmeliyiz" şeklinde konuştu.

Shulgin, barışın tesisi için ise, "Türkiye'de var olan bu çatışmalı süreçten çıkılması ve barışın tesisi için ilk önce Erdoğan'ın gitmesi gerekir. Eğer Erdoğan gitmezse sanırım durum çok da iyiye doğru gitmeyecektir" dedi.