Yüksekdağ: Bugün Zana, Aslı, İnan olma günüdür
Yüksekdağ, “Bugün Zana, Aslı, İnan olma günüdür. İçerideki arkadaşlarımızla omuz omuza daha çok mücadele etme günüdür. Derhal arkadaşlarımızın derhal serbest bırakılmasın” dedi.
Özgür Gündem gazetesinin Yayın Danışma Kurulu üyesi ve yazarı Aslı Aslı Erdoğan'ın tutuklanmasını protesto etmek için Bakırköy Kadın Cezaevi önünde başlatılan, Özgürlük Nöbeti devam ediyor.
Nöbetin 4. gününde, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş GEnel Başkanı Sebahat Tuncel, HDP İstanbul Milletvekilleri Filiz Kerestecioğlu, Hüda Kaya ve Garo Paylan ile HDP MYK üyesi Ali Kenan, HDP ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) üyeleri, Barış İçin Akademisyenler, Barış Anneleri, Aslı Erdoğan'ın arkadaşları ile çok sayıda gazeteci, akademisyen, yazar, aydın katıldı.
“Bizler hala varız, buradayız, yazıyoruz” ve “Zana, Aslı, İnan yalnız değildir” pankartlarının açıldığı nöbette Barış İçin Akademisyenler de “Kalemimiz sesimizdir, özgür basın susmayacak” pankartı ile katıldı.
“Özgür Gündem susturulamaz”, “Kalemlere özgürlük” ve “Özgür düşünce susturulamaz” dövizleri ve Aslı Erdoğan'ın kitaplarını da taşındı.
Nöbette bir konuşma yapan HDP Eş Genel Başkanı Yüksekdağ, şunları söyledi:
“Dayanışma ruhunu büyütüyoruz”
“Artık bizler nöbetleşe dışarıda duruyoruz. Ama bu koşulları bize dayatanlar asla unutmasın ki yerlerimizi boş bırakmadık. Kırmaya, dağıtmaya çalıştıkları dayanışma ruhu her zaman büyüyor. Bu dayanışma ruhunu kırmak istiyorlar.
“Katletmek, yok etmek için saldırıyorlar bir yıldır. Dayanışma kelimesi sihirli bir cümle, sözcük değildir. Bir topluluğu insanlık haline getiren bir gerçek, bir olgudur. Bunun için her şeyi göze alarak, bu dayanışma ruhunu büyütüyoruz.
“Devlette bu duruşa tahammül edemez”
“Bir gazeteciydi. Kimliği ve duruşu ile bu kavramların hakkını verdi. Devlette bu duruşa tahammül edemez. Bugün hazmedemedikleri iki noktaya birden saldırdılar. Bir Özgür Gündem gibi gerçekleri yazan, diğeri ise mücadele ruhunu savunan Aslı Erdoğan'a saldırdılar.
“Özgürlük, dayanışma mevzileri bu siyasi iktidarın sonu olacak. Bir avuç insanın sonunu getirmeye çalışanlar, bugün kendi sonlarını görüyorlar.
“Barış, demokrasi isteyenlerin sonunu getirmek isteyenler, bugün kendi sonlarını getiriyorlar. Yarınlarının kabusu ile boğuşuyorlar. Biz yarınlarımızı biliyoruz. Yarın da bizler varız, barış diyenler, özgürlük diyenler var ve kazanmayı başarır.
“Türkiye halkları bir bataklığa sürüklendi”
“Türkiye halkları bir bataklığa sürüklendi. Kürde tahammül edemeyenlerin girdikleri bir bataklıktır. Aslı Erdoğan, Zana, İnan bunu yazdıkları için içerideler. Devletin o yalan çarkının içerisine çomak sokacak çok kişi var.
“Bütün Türkiye ve Ortadoğu halklarının o bataklığa sürüklenmesine izin vermeyeceğiz. Onların yalan, savaş çarkı ile asla yan yana yaşamayacağız. Yalan karşısında gerçeğin savaş karşısında barışın yılmayan temsilcileri olacağız.
“Bugün Zana, Aslı, İnan olma günüdür. Bugün gerçeği söyleme günüdür. İçerideki arkadaşlarımızla omuz omuza daha çok mücadele etme günüdür. Taş duvarlar bizi ayıramayacak. Özgür bir yaşama kavuşma umudumuzu kaybetmeyeceğiz.
“Derhal arkadaşlarımızın derhal serbest bırakılmasını istiyor ve dayanışma mücadelesinin büyütülmesi çağrısı yapıyorum.”
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.